Uluslararası hukuk uzmanı Avukat Anis el-Kasım, Trump’ın Gazze için sunduğu planın asıl amacının, İsrail’i Gazze’de işlediği suçlardan aklamak ve uluslararası hukukun üstünlüğünü zayıflatmak olduğunu belirtti. El-Kasım, planın, İsrail’in uluslararası mahkemelerde yargılanmasını engellemek ve liderlerinin sorumluluktan kaçmasını sağlamak için hazırlandığını ifade etti.

El-Kasım’a göre, bu plan esasen Netanyahu’nun projesi ve savaşın sona ermesi için Filistin direnişinin silahsızlandırılması, savaşçıların Gazze’den çıkarılması, tünellerin yok edilmesi ve İsrailli esirlerin iadesi gibi ön koşullara dayanıyor. Planın, Filistinliler tarafından kabul edilmesi halinde, İsrail’in ABD desteğiyle Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’ndaki davasından vazgeçmesini sağlayabileceğini, böylece İsrail’in cezasız kalacağını vurguladı.

Ayrıca, planın Körfez ülkelerini Gazze’nin yeniden inşasının mali yükünü üstlenmeye zorlayacağını, oysa saldırıların plan dışında durdurulması halinde, uluslararası hukuka göre İsrail’in tazminat ödemek zorunda kalacağını belirtti. El-Kasım, planın özünde, İsrail’in uluslararası kınamadan ve yeniden inşa sorumluluğundan kurtulmasını amaçladığını söyledi.

Trump’ın planının, BM Genel Kurulu’ndaki son toplantıların ardından, İsrail’in uluslararası alanda yalnızlaştığı bir dönemde gündeme geldiğine dikkat çeken el-Kasım, ABD’nin bu nedenle Netanyahu’nun şartlarını içeren bir planı açıklamak zorunda kaldığını ifade etti.

El-Kasım, planın uluslararası hukuka tamamen aykırı olduğunu, çünkü İsrail’in işlediği savaş suçlarının hiçbir şekilde meşru savunma hakkı oluşturmadığını ve Gazze’nin işgal altındaki bir toprak olduğunu vurguladı. Ayrıca, planın, baskıcı rejimlerin ABD’nin desteğiyle cezasız kalabileceği mesajı verdiğini, oysa insanlığa karşı suçların siyasi pazarlık konusu yapılamayacağını belirtti.

Trump’ın planı, İsrail ve Filistinliler arasında siyasi bir diyalog başlatmayı, İsrail’in Gazze’yi işgal etmeyeceğini ve askeri operasyonları 72 saatliğine durduracağını öngörüyor. Ancak, Hamas’ın silahsızlandırılması ve Gazze yönetiminden dışlanması şart koşulurken, İsrail’in askeri faaliyetlerine herhangi bir kısıtlama getirilmemesi, çifte standart eleştirilerine yol açıyor. Ayrıca, Gazze’de yeni bir “Barış Konseyi” kurulması ve bu yapının Trump ile Tony Blair’in gözetiminde olması planlanıyor.

Küresel Sumud Filosu'ndaki aktivistler, telefonlarını neden denize atıyor?
Küresel Sumud Filosu'ndaki aktivistler, telefonlarını neden denize atıyor?
İçeriği Görüntüle

Orta Doğu Haber