İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria’nın Nablus kentinde, son iki yılın en büyük askeri operasyonlarından birini başlattı. Yerel kaynaklar, baskının şehrin tamamını etkilediğini ve sivillerin yanı sıra sağlık ekiplerinin de hedef alındığını belirtti.
Baskın, salı günü gece yarısından hemen sonra başladı. İsrail ordusunun çok sayıda zırhlı araçla şehre dört bir yandan giriş yaptığı ve beraberinde yakıt tankerleri getirdiği bildirildi. Bu tür hazırlıkların, baskının uzun süreli olabileceğine işaret ettiği ifade ediliyor.
Sivillere yönelik şiddet
İsrail askerleri, baskın sırasında sivillere ateş açtı, göz yaşartıcı gaz kullandı ve evlere zorla girerek aramalar yaptı. Yerel medya, elleri havada teslim olmaya çalışan bir Filistinlinin askerlerle yaşadığı arbede sırasında silah seslerinin duyulduğunu aktardı.
Filistin Kızılayı (PRCS), baskın sırasında en az 65 kişinin yaralandığını açıkladı. Yaralılar arasında bir sağlık görevlisinin de bulunduğu ve bir ambulansın ateş altında kaldığı belirtildi. PRCS yetkilisi Fawaz al-Bitar, “Yaralılara ulaşmamız birçok kez engellendi. İki genç yaralıya ulaşmamız tamamen imkânsız hale getirildi,” dedi.
Şehirde hayat durdu
Baskın sırasında Nablus’un Eski Şehir bölgesine sokağa çıkma yasağı ilan edildiği duyuruldu. İsrail askerleri, hoparlörlerden yaptıkları anonslarla halkın evlerinde kalmasını emretti. Şehirdeki pazar yerleri, okullar, üniversiteler ve kamu kurumları süresiz kapatıldı.
Gazeteci Mujahed Tabanja, İsrail askerlerinin Eski Şehir’e girişleri engellediğini ve bölgedeki iletişimin neredeyse tamamen kesildiğini belirtti. Baskının Balata Mülteci Kampı gibi diğer bölgelere de yayıldığı ifade edildi.
Siyasi baskı iddiaları
Nablus’taki Fraksiyonel Koordinasyon Komitesi üyesi Munadil Hanani, baskının güvenlik gerekçesiyle değil, siyasi nedenlerle gerçekleştirildiğini savundu. Hanani, “Bu baskın, İsrail’in iç siyasi krizine ve Başbakan Netanyahu’nun içinde bulunduğu zor duruma bir yanıt olarak görülmeli.” dedi.
İsrail hükümeti, baskının amacını “terörle mücadele” olarak açıklasa da yerel kaynaklar, baskının daha geniş bir askeri saldırıya dönüşmesinden endişe ediyor. Özellikle Cenin ve Tulkerim'deki benzer operasyonların ardından Nablus’ta da uzun süreli bir askeri varlık korkusu hâkim.
Sonuç ve tepkiler
Nablus’taki baskın, şehirdeki günlük hayatı tamamen felç ederken, uluslararası toplumdan henüz yeterli bir tepki gelmedi. İsrail’in bu tür geniş çaplı operasyonlarının, bölgedeki gerilimi daha da artıracağı ifade ediliyor.