Ekim ve Kasım 2025'te, Filistinli Gazze sakinlerini taşıyan iki kiralık uçağın Güney Afrika'nın O.R. Tambo Uluslararası Havaalanı'na (Johannesburg) inişi, İsrail'in askeri havalimanları üzerinden yürütülen ve uluslararası hukuku ihlal ettiği iddia edilen gizli bir "sessiz göç" operasyonunu açığa çıkardı. Toplamda 330'dan fazla Filistinli yolcuyu taşıyan bu uçuşlar, dikkatleri "Al-Majd Europe" adlı şüpheli bir kuruluşa çevirdi.

Gizemli uçuşlar ve korkunç koşullar

İlk uçuş 20 Ekim'de gerçekleşmiş ve medya dikkatinden uzak kalmıştı. Ancak 13 Kasım Perşembe sabahı, Global Aviation Operations şirketine ait ikinci bir Boeing 737 uçağının inişi, olayı kamuoyunun gündemine taşıdı. Uçakta çoğu kadın ve çocuk 153 yolcu bulunuyordu.

Afro-Orta Doğu Merkezi Direktörü Na'im Jeenah, bizzat uçağa çıkarak tanıklık ettiği koşulları "korkunç" olarak nitelendirdi. Yolculara saatlerce yiyecek ve su verilmediği, hamile bir kadının doğum sancıları çektiği ve bebeklerin altlarının 24 saattir değiştirilmediği bildirildi. Güney Afrika Sınır Yönetimi Otoritesi (BMA), yolcuların İsrail çıkış damgalarının bulunmaması, dönüş biletleri veya otel rezervasyonlarının olmaması gibi prosedürel ihlaller nedeniyle alıkonulduğunu açıkladı. Yolcuların her biri için 1400 ila 5000 dolar arasında ücret ödediği belirtildi.

Yolcuların ifadelerine göre, İsrail otobüsleriyle Gazze'den Kerem Şalom Sınır Kapısı üzerinden işgal altındaki Filistin'in güneyindeki Ramon Askeri Havaalanı'na nakledildiler. Burada isimsiz bir uçağa bindirilen yolcular, nihai varış noktaları söylenmeksizin Kenya'nın Nairobi kentine ve oradan da Güney Afrika'ya yönlendirildi.

"Al-Majd Europe": Sahte bir insani yardım cephesi

Bu operasyonları düzenleyen "Al-Majd Europe" (Al-Majd Avrupa), web sitesinde kendisini 2010'da kurulmuş, çatışma bölgelerindeki Müslüman toplumları kurtarmaya odaklanmış bir insani yardım kuruluşu olarak tanıtıyor. Ancak soruşturmalar, bu iddiaların asılsız olduğunu ortaya çıkardı:

İsrail Savaş Bakanlığı ile doğrudan bağlantı

Soruşturmanın en kritik bulgusu, İsrail'in muhalif gazetesi Haaretz'in ifşaatıyla geldi: Operasyonun arkasındaki kişi, 36 yaşındaki İsrail-Estonya vatandaşı Tomer Yanar Lind.

Lind'in Estonya'daki ticari kayıtları, 2024'te kurduğu TALENT GLOBUS OÜ adlı şirketin 301 Euro gibi düşük bir sermayeye sahip olduğunu ve faaliyet alanının uluslararası hava taşımacılığıyla uyumlu olmadığını gösteriyor.

Daha da önemlisi, Haaretz, Lind'i İsrail Savaş Bakanlığı bünyesindeki "Gönüllü Göçmenlik Müdürlüğü"ne bağladı. Bu müdürlük, aşırı sağcı bakanlar Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir'in savunduğu "Gönüllü Transfer" projesinin icra kolu olarak görülüyor. İsrail askeri yetkilileri, Filistinlilerin yetkili makamların onayıyla ayrılmalarını "kolaylaştırdıklarını" resmen kabul etti. Bu durum, operasyonu, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın da teşvik ettiği ve İsrail'in çıkış başvurularının %95'inden fazlasını onayladığı daha geniş bir siyasi planın parçası haline getiriyor.

Hukuki ihlaller ve küresel tepki

Hukuk uzmanları, bu operasyonun Zorla Tehcir ve İnsan Ticareti suçlarının tüm unsurlarını taşıdığını belirtiyor. Roma Statüsü'ne göre, nüfusun zorla nakli, insanlığa karşı suç ve savaş suçu teşkil ediyor.

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, durumu "Filistinlilerin vatanlarından kovulması" olarak niteleyerek, üst düzey bir istihbarat soruşturması talimatı verdi. Başlangıçta sınır makamlarının tutumunu "utanç verici" olarak eleştiren Jeenah, daha sonra Gift of the Givers hayır kurumu ve Devlet Başkanı'nın ofisine kadar uzanan hükümet müdahalesini övgüyle karşıladı. Müdahale sayesinde 130 yolcunun ülkeye girişine izin verildi.

Olay, uluslararası toplum ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) bu "sessiz göç" projesini ne ölçüde soruşturacağı sorusunu gündeme getiriyor.

Daily Ummah