Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 'Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika' temasıyla düzenlenen 16. Büyükelçiler Konferansı'nın açılışında Türk dış politikasının gelecek vizyonunu çizdi. Konuşmasında Suriye'deki son duruma geniş yer ayıran Fidan, Türkiye'nin krizler karşısında izleyici değil, oyun kurucu olduğunu vurguladı.
Esed rejiminin devrilmesinin ardından başlayan sürece değinen Bakan Fidan, "Geriye dönüp baktığımızda, son 15 yılda Suriye sahasında tarihin en zorlu sınavlarından birini verdik. Yalnız bırakıldık, bedel ödedik ama rotamızdan şaşmadık" dedi. 8 Aralık 2024 tarihinin Suriye halkı için bir milat olduğunu belirten Fidan, şu kritik mesajı verdi:
"Ancak Suriye'de işimiz aslında yeni başlıyor. Biz inanıyoruz ki; dış müdahalelerden arınmış, istikrarlı bir Suriye, bölgemiz için büyük bir artı değer olacaktır."
Diplomatlar artık birer stratejist
Ticaret, teknoloji ve göç gibi alanların hibrit savaş unsuruna dönüştüğünü hatırlatan Fidan, günümüz diplomat profilinin değiştiğini belirterek, "Diplomat esasen çok yönlü bir stratejist olmak durumundadır. Dünyayı vizyoner bir bakışla okuma pratiği geliştirmek zorundayız" değerlendirmesinde bulundu.
Gazze ve Ukrayna diplomasisi
Filistin meselesinde Türkiye'nin ilkeli tutumunun Batı başkentlerinde dahi "iki devletli çözüm"ün kabul görmesini sağladığını belirten Fidan, Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin de "İstanbul, halen tarafların barış parametrelerini tartışabildiği yegâne platformdur" diye konuştu.
Fidan ayrıca, 2026 yılında NATO Zirvesi'nin Ankara'da düzenleneceğini ve bunun ittifak için tarihi bir buluşma olacağını sözlerine ekledi.
