Noel gecesi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden bir açıklama yapan ABD Başkanı Donald Trump, Nijerya'da faaliyet gösteren terör örgütü DEAŞ (ISIS) unsurlarına karşı operasyon emri verdiğini onayladı. Trump, saldırıların bölgedeki Hristiyan toplulukları hedef alan teröristlere bir yanıt olduğunu belirtti.
"Bedelini ödediler"
Başkan Trump yaptığı paylaşımda, "Bu teröristleri, Hristiyanları katletmeyi durdurmazlarsa bunun bir bedeli olacağı konusunda uyarmıştım; bu gece o bedeli ödediler," ifadelerini kullandı. ABD Savaş Bakanlığı’nın (Department of War) "kusursuz saldırılar" gerçekleştirdiğini belirten Trump, radikal terörizmin kendi liderliği altında gelişmesine izin vermeyeceğini vurguladı.
Operasyonun detayları ve Nijerya ile iş birliği
ABD Afrika Komutanlığı (AFRICOM), saldırıların Nijerya makamlarıyla koordineli bir şekilde Sokoto eyaletinde gerçekleştirildiğini doğruladı. Operasyona dair öne çıkan detaylar şunlardır:
-
Hedef bölge: Nijerya-Nijer sınırındaki ormanlık alanlarda faaliyet gösteren DEAŞ bağlantılı "Lakurawa" grubu.
-
Yöntem: ABD Donanması'na ait bir savaş gemisinden fırlatılan çok sayıda Tomahawk füzesi ile iki terör kampının vurulduğu bildirildi.
-
Kayıplar: AFRICOM'un ilk değerlendirmelerine göre çok sayıda militan etkisiz hale getirildi.
Nijerya Dışişleri Bakanlığı ise saldırıların mevcut güvenlik iş birliği ve istihbarat paylaşımı çerçevesinde yapıldığını, terörle mücadelede ABD ile ortak hareket edildiğini açıkladı.
Karmaşık güvenlik denklemi ve istatistikler
Nijerya, yaklaşık 230 milyonluk nüfusuyla Afrika'nın en kalabalık ülkesi konumunda ve dini demografisi şu şekilde dağılım gösteriyor:
-
Müslümanlar: %53
-
Hristiyanlar: %45
Trump yönetimi saldırıları Hristiyanları koruma temelinde gerekçelendirse de Nijerya hükümeti ve bağımsız analistler, şiddetin sadece bir dine yönelik olmadığını, hem Müslüman hem de Hristiyan toplulukların bu saldırılardan etkilendiğini belirtiyor. Bölgedeki çatışmaların temelinde dini gerilimlerin yanı sıra iklim değişikliği ve azalan kaynaklar nedeniyle Müslüman göçebe gruplar ile Hristiyan çiftçiler arasındaki arazi anlaşmazlıkları da yatıyor.
