15-16 Temmuz tarihlerinde Kolombiya ve Güney Afrika'nın ev sahipliğinde düzenlenen Bogota Zirvesi, Latin Amerika, Afrika, Asya, Avrupa ve Orta Doğu'dan 30'dan fazla ülkenin temsilcilerini bir araya getirdi. Zirve, İsrail'in Gazze'deki askeri saldırılarına karşı en koordineli diplomatik çabayı temsil ediyor.
Zirveye katılan ülkeler, "cezasızlık döneminin sona ermesi" gerektiği konusunda hemfikir olurken, Gazze'de derhal bir ateşkes çağrısında bulundu. Türkiye, bu çerçevede Hague Grubu'nun ortak bildirisini onaylayarak, alınan altı önlemi uygulayacağını duyurdu. Bu önlemler arasında, İsrail'e askeri ihracatın askıya alınması, İsrail silahlarının transitinin engellenmesi ve kamu sözleşmelerinin gözden geçirilmesi yer alıyor.
- İsrail'e silah ve mühimmat gönderimi tamamen durdurulacak.
- Silah veya mühimmat taşıyan İsrail gemileri limanlara alınmayacak.
- İmzacı ülkelerin gemileri İsrail’e askeri malzeme, yakıt ya da çift kullanımlı ürün taşıyamayacak. Taşıyan gemilerin sicilleri iptal edilecek.
- İmzacı ülkeler, İsrail’le yaptıkları tüm kamu anlaşmalarını gözden geçirecek ve gerekirse iptal edecek.
- İsrail’e yönelik uluslararası yaptırım ve cezalar eksiksiz uygulanacak.
- İsrail’in Filistin’de suç işleyenleri yargılayabilmek için imzacı ülkeler kendi hukuk sistemlerinde değişiklik yapacak.
Türk Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz, yaptığı açıklamada, "Çocuklar sadece bombalardan değil, aynı zamanda açlıktan ölüyor. Bu, insan yapımı bir insani felaket ve ahlaki bir çöküşün göstergesidir. İsrail, 21. yüzyılda soykırım yaratıyor." dedi. Yılmaz, Türkiye'nin Gazze'ye insani yardım akışının engellenmemesi ve Filistinliler tarafından yönetilen koordineli bir yeniden inşa sürecinin başlatılması çağrısında bulundu.
Zirvede, 12 ülke, alınan önlemleri kendi iç hukuk sistemleri aracılığıyla derhal uygulama taahhüdünde bulundu. Bu ülkeler arasında Bolivya, Kolombiya, Küba, Endonezya, Irak, Libya, Malezya, Namibya, Nikaragua, Umman, Saint Vincent ve Grenadinler ile Güney Afrika yer alıyor.
Hague Grubu'nun yürütme sekreteri Varsha Gandikota-Nellutla, Türkiye'nin attığı adımların uluslararası hukukun uygulanması açısından güçlü bir onay olduğunu belirtti ve diğer ülkeleri de bu sürece katılmaya davet etti.
Güney Afrika Dış İlişkiler ve İşbirliği Bakanı Ronald Lamola, Türkiye'nin ortak bildirisini imzalamasını olumlu bir gelişme olarak nitelendirerek, adalet mücadelesinin güçlenmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Bu gelişmeler, uluslararası toplumun İsrail'in Gazze'deki eylemlerine karşı daha fazla sorumluluk alması gerektiği yönündeki çağrıların arttığı bir dönemde yaşanıyor.