New York eyaletinden 13 polis şefi, İsrail’de düzenlenen ‘terörle mücadele’ eğitim programına katıldı. Eğitim, Ekim 2023’ten bu yana düzenlenen ikinci ziyaret olarak kayıtlara geçti. İsrail Diaspora İşleri Bakanlığı tarafından organize edilen program, ABD’li polis yetkililerine İsrail’in güvenlik politikalarını, Yahudi topluluklarının korunmasını ve antisemitizmle mücadeleyi öğretmeyi amaçlıyor.
Amnesty International’ın raporuna göre, ABD polis güçleri onlarca yıldır İsrail polis, ordu ve istihbarat birimlerinden kalabalık kontrolü, güç kullanımı ve gözetim teknikleri eğitimi alıyor. Bu eğitimlerin büyük çoğunluğu vergi mükelleflerinin parasıyla finanse edilirken, bazıları ise İsrail yanlısı özel gruplar tarafından destekleniyor.
2016’da ABD Adalet Bakanlığı’nın yayımladığı rapor, Baltimore Polis Departmanı’nın özellikle Afro-Amerikalılara karşı orantısız durdurma, arama ve tutuklama uygulamalarında bulunduğunu, aşırı güç kullandığını ve anayasal haklarını kullanan bireylere misilleme yaptığını ortaya koydu. Eleştirmenler, İsrail’in askeri eğitim programlarının ABD’de polis şiddetini artırdığını, kahverengi ve siyahi insanlara yönelik ırkçı profil oluşturmayı derinleştirdiğini, sosyal adalet hareketlerini bastırdığını ve polis devleti uygulamalarını yaygınlaştırdığını savunuyor.
İnsan hakları uzmanları, İsrail ordusunun ABD polislerine yasa dışı ve anayasaya aykırı olabilecek taktikler öğrettiğini belirtiyor. Bu sert polis uygulamalarının en trajik örneklerinden biri, 2020 yılında Minneapolis’te beyaz polis memuru Derek Chauvin’in, George Floyd adlı silahsız siyahi vatandaşı boynuna dizini koyarak 8 dakika boyunca nefessiz bırakması sonucu yaşanan ölüm oldu. Bu olay dünya çapında büyük tepki ve protestolara yol açtı.
Aktivistler ayrıca, 2012 yılında Chicago’daki İsrail Konsolosluğu’nda düzenlenen terörle mücadele etkinliğinde 100’den fazla Minneapolis Polis Departmanı görevlisinin, sivilleri dizle etkisiz hale getirme taktiği konusunda İsrail askeri ve polisinden eğitim aldığını hatırlatıyor.
