Aylardır uluslararası gazetecilerin girişine kapalı tutulan Gazze Şeridi'ne erişimin yakında serbest kalma ihtimali, İsrail hükümetini geniş çaplı bir propaganda ve medya savaşına itti. İsrail merkezli Ynet sitesinin haberine göre, hükümet, iki yıl süren operasyonlarını meşrulaştırmak amacıyla yabancı basına yönelik askeri rehberli turlar düzenlemeyi planlıyor.
Ancak aynı haberde, İsrailli yetkililerin, aylarca süren hazırlıklara rağmen medya hazırlıklarının yetersiz olduğunu kabul ettikleri belirtiliyor. Yetkililer, uluslararası muhabirlerin Gazze'deki felaket boyutundaki yıkımı ve kitlesel ölümleri haberleştirerek, soykırım ve savaş suçu iddialarına yönelik küresel öfkeyi körüklemesinden ciddi şekilde endişe duyuyor.
Yüksek mahkeme kararı ve tur planları
İsrail Yüksek Mahkemesi, Dış Basın Birliği'nin (FPA) Ekim 2023'ten beri uygulanan yasağın kaldırılması talebiyle 2024'te açtığı davaya yanıt vermek üzere hükümete 30 gün ek süre tanıdı.
Mahkeme oturumu sırasında İsrail Başsavcılığı, Gazze'deki "durumun değiştiğini" kabul etti ve ordunun, son ateşkes sonrası geri çekildiği "sözde sarı hat" içindeki bölgelerde medya turlarına yeniden başlamayı planladığını bildirdi. İsrailli yetkililer Ynet'e, gazetecilerin Gazze'ye girmesiyle birlikte "insani raporların seller halinde geleceğini" ve bu durumun soykırım ve savaş suçu kanıtlarını artırabileceğini düşündüklerini aktardı.
İsrail'in medya savunma stratejisi
Gazetecilerin girişine hazırlık olarak, İsrail ordusu Sözcülük Birimi, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal Kamu Diplomasisi Direktörlüğü ile stratejik bir toplantı düzenledi.
Bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, "Sosyal medya ve geleneksel mecralarda düşmanca saldırılar bekliyoruz" dedi. Üst düzey başka bir İsrailli kaynak ise Gazze'deki yıkımın boyutu nedeniyle zorluğun "muazzam" olduğunu kabul etti: "Biz, Hamas'ın Gazze'yi terör devletine dönüştürdüğünü göstermek için görsel kanıtlar hazırlıyoruz."
Ancak Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), İsrail'in askeri rehberli tur planını kınadı. CPJ, askeri eskortların propaganda aracı olarak kullanıldığını ve gazetecilere sadece önceden seçilmiş, kısa ve sıkı kontrol altında tutulan bölgelere ziyaret izni verildiğini belirtti.
Delilleri gizleme suçlaması
Euro-Med İnsan Hakları Gözlemevi ise İsrail'i yabancı gazetecileri ve soruşturmacıları kasıtlı olarak engellemekle ve Gazze'deki soykırım ve savaş suçlarının delillerini gizlemekle suçladı. Örgüt, İsrail'in fiziksel kanıtları ortadan kaldırmak için sistematik bir politika izlediğini ve bunun uluslararası hesap verebilirliği önleme çabasının bir parçası olduğunu ifade etti.
Gözlemevi'ne göre, İsrail güçleri, toplu cinayet ve patlama izlerini silmek amacıyla, uydu görüntüleri ve saha tanıklıklarıyla doğrulanan, yerleşim yerlerini ve mülteci kamplarını dümdüz etti, molozları temizledi ve bilinmeyen yerlere taşıdı.
Gazze Medya Ofisi'ne göre, İsrail güçleri Filistin anlatısını susturmak için Ekim 2023'ten bu yana 254 Filistinli gazeteciyi öldürdü. Euro-Med, gazetecilerin Gazze'ye girişindeki her gecikmenin İsrail'e kalan delilleri yok etmek ve Gazze'deki yıkım hikayesini yeniden yazmak için daha fazla zaman tanıyacağı uyarısında bulundu.




