Filistin Dışişleri ve Gurbetçilerden Sorumlu Devlet Bakanı Farsin Ağabekian Şahin, Bahreyn'de düzenlenen "Manama Diyaloğu 2025" konferansında yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistin vergi fonlarına el koyması nedeniyle Filistin yönetiminin çökebileceği uyarısında bulundu.
GKRY Dışişleri Bakanı Constantinos Kombos'la bir araya gelen Bakan Şahin, İsrail'in bu yasa dışı eyleminin "sağlık, eğitim ve güvenlik hizmetlerinin aksamasına, kaos ortamının oluşmasına ve neticede otoritenin çökmesine neden olabileceğini" ifade etti.
Şahin, Filistin davasının kritik bir dönemden geçtiğini belirterek, bugün yaşananların "İsrail'in 70 yılı aşkın süredir Filistin halkına uyguladığı zulmün devamı niteliğinde" olduğunu vurguladı. Filistin yönetiminin çöküş tehlikesine karşı uluslararası toplumu, Filistin yönetimini desteklemeye ve Gazze ile Batı Şeria'da görevini yapabilmesi için somut adımlar atmaya çağırdı.
Devlet gelirlerinin yüzde 65'i gasp ediliyor
İsrail, 1994 tarihli Paris Ekonomi Protokolü gereğince Filistin adına vergi toplayıp Filistin hazinesine aktarmakla yükümlü. Toplanan aylık yaklaşık 190 milyon dolarlık bu gelirler, Filistin devlet gelirlerinin yüzde 65’ini oluşturmakta ve kamu çalışanlarının maaşlarının ödenmesinde kullanılıyor.
Ancak İsrail, Filistin yönetiminin mahkum ve eski mahkumlara sağladığı ödenekleri bahane ederek 2019 yılından bu yana bu vergilerde yasa dışı kesintiler yapıyor. Bu nedenle, Filistin yönetimi Kasım 2021'den bu yana kamu çalışanlarının maaşlarını tam olarak ödeyemiyor.
Gazze için etkili uluslararası mekanizma çağrısı
Bakan Şahin, Gazze'deki durumu da ele alarak, insani yardım girişine yönelik kısıtlamaların sürdüğüne dikkat çekti. Ateşkes anlaşmasına göre günde 600 tırın geçişi gerekirken bu sayının yaklaşık 170 ile sınırlı kaldığını belirtti. Şahin, bu sorunların üstesinden gelmek için "bölgeye yardımların ulaştırılması ve yeniden inşa sürecinin derhal başlatılması için etkili bir uluslararası mekanizma kurulması" çağrısında bulundu.
Şahin, Gazze'de ateşkesin nihai hedef olmadığını, aksine işgal altındaki tüm Filistin topraklarını içeren kapsamlı barışa doğru atılan ilk adım olması gerektiğini vurguladı.
