Ofis, Selame’nin Megiddo Cezaevi’nde aylardır tecrit altında sistematik işkenceye uğradığını, son iki ayda altı kez fiziksel saldırıya maruz kaldığını ve bilinçli aç bırakıldığını belirtti. Bu durum, Selame’nin kilosunun 62 kilograma düşmesine, dişlerinin dökülmesine ve göz sağlığının bozulmasına yol açtı.
Selame, 1971’de Gazze’nin Han Yunus kentinde doğdu, Filistinli bir direniş komutanı ve 48 kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. İsrail, 2011’deki esir değişiminde onu serbest bırakmayı reddetti.
Öte yandan, Abdullah el-Bergusi’nin Celboun Cezaevi’nde “kasıtlı öldürme” planlarının hedefinde olduğu bildirildi. Bergusi, sık sık coplarla dövülüyor, kaburgaları kırıldı, gözleri şişti, vücudu morluklarla kaplandı. Köpek saldırılarına maruz bırakılıyor, üzerine yanıcı sıvılar dökülüyor ve ağır hakaretlerle aşağılanıyor. Bergusi defalarca bayılırken, aşırı ağrı nedeniyle uyuyamıyor, hareket edemiyor, 12 gündür yıkanamadı ve yiyecekleri suya batırarak tüketmek zorunda kalıyor.
Bergusi, Ramallah yakınlarındaki Beyt Rima kasabasından, Ürdün vatandaşı ve İsrail hapishanelerinde en uzun süreli cezaya çarptırılmış Filistinli: 67 kez müebbet hapis ve 2003’ten beri tutuklu.
Esirler Medya Ofisi, yaşananların “kasıtlı yavaş infaz” ve uluslararası hukukun ağır ihlali olduğunu vurguladı, Kızılhaç ve insan hakları kuruluşlarını acilen müdahale etmeye çağırdı. Ayrıca İsrail’in Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması için uluslararası harekete geçilmesi istendi.
Filistin Esirler Derneği’ne göre, Nisan 2025 başı itibarıyla İsrail hapishanelerinde yaklaşık 9900 Filistinli bulunuyor; bunların 400’ü çocuk, 27’si kadın. İsrail’in 7 Ekim 2023’te Gazze’ye yönelik saldırıları sonrası cezaevlerinde artan işkence ve şiddet, 65 esirin hayatını kaybetmesine yol açtı.
