İngiltere Yüksek Mahkemesi, hükümetin yasaklı örgüt ilan ettiği İsrail karşıtı eylemlere imza atan "Palestine Action" grubunun, yasaklama kararına karşı dava açmasına izin verdi.
Yüksek Mahkeme, İngiliz hükümetinin terörle mücadele yasası kapsamında geçen ay yasakladığı "Palestine Action" grubunun kurucularından Huda Ammori'nin açtığı davada, hükümet kararının yargı denetimine açık olduğuna hükmetti.
Yargıç Martin Chamberlain, İçişleri Bakanı Yvette Cooper'ın aldığı yasaklama kararının ifade özgürlüğüyle çelişebileceğine dikkati çekerek hükümetin grup ile yasağa dair öncesinde istişarede bulunmuş olması gerektiğini belirtti.
Mahkeme, Ammori'nin sunduğu itiraz gerekçelerinden ikisinin "makul ölçüde tartışılabilir" olduğuna hükmetti. Böylelikle, grubun yasaklanmasına ilişkin kararın yasal dayanaklarının hukuki olarak incelenebileceği kararlaştırıldı.
Ammori'nin avukatları, hükümetin kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) aykırı olduğunu ifade etmişti.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de kararın "orantısız ve gereksiz" olduğunu belirterek söz konusu yasağı, "terörle mücadele yasalarının rahatsız edici şekilde suistimali" olarak nitelendirmişti.
Palestine Action, İngiliz askeri uçaklarına yönelik eylem sonrası yasaklı örgüt ilan edilmişti
Palestine Action, 2020'de kurulsa da 7 Ekim 2023'te başlayan İsrail'in Gazze saldırılarının ardından İngiltere'de gerçekleştirdiği eylemlerle adını duyurmaya başladı.
Özellikle İsrail ile iş yapan şirketlerin fabrika ve binalarında çalışmaları ve üretimi durduran eylemler gerçekleştiren grup, geçen sene İsrail savunma şirketi Elbit Systems'ın Bristol'daki fabrikasındaki eylemiyle buradaki dron üretimini aksatmıştı.
Thales adlı savunma sanayisi firmasının denizaltı parçaları ürettiği Glasgow'daki fabrikada yapılan eylemde ise İngiliz hükümetinin açıklamasına göre 1 milyon sterlinlik zarar oluşmuştu.
Palestine Action'ın terör örgütü ilan edilmesi yolunda ilk adım ise 20 Haziran'da Kraliyet Hava Kuvvetlerinin (RAF) Oxfordshire'daki Brize Norton hava üssünde yapılan eylemden sonra atılmıştı.
Grup üyeleri, o sabah hava üssüne girerek iki İngiliz askeri uçağının motorlarına kırmızı boya püskürtmüştü. Eylem yerine Filistin bayrağı bırakan aktivistler, iki uçağın Orta Doğu'daki operasyonlarda kullanıldığını belirtmişti.
İçişleri Bakanı Cooper, bu eylem üzerine Palestine Action'ı, Avrupa'da faaliyetlerde bulunan iki aşırı sağcı, ırkçı örgütle birlikte terör örgütü ilan etmeyi hedefleyen tasarıyı parlamentoya sunmuştu.
Tasarı, parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'nda 2 Temmuz'da, üst kanat Lordlar Kamarası'nda ise 3 Temmuz'da onaylanmıştı.
Palestine Action, yürütmenin durdurulması için Yüksek Mahkemeye başvurmuş ancak mahkeme 4 Temmuz'da başvuruyu reddetmişti.
Grup, 5 Temmuz'dan itibaren yasaklı örgütler arasına alınmış ve yasağın yürürlüğü girmesiyle gruba üyelik veya destek beyanlarının 14 yıla kadar hapisle cezalandırılmasının önünü açılmıştı. Ayrıca, grubun adını taşıyan tişört ya da rozet takmak dahil 6 aya kadar hapisle sonuçlanabileceği bildirilmişti.
Yasağın yürürlüğe girdiği tarihten bu yana gruba destek veren 100'den fazla kişi gözaltına alınmıştı.