RAMALLAH/GAZZE (AA) - LÜBABE ZUKAN / MUHAMMED EBU DUN - Siyasi analistler, Filistinli grupların katılımıyla Kahire'de düzenlenen ulusal diyalog toplantılarında, genel ve başkanlık seçimlerinin önünün açıldığını ancak tartışmalı dosyaların sürüncemede kaldığını belirtiyor.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın 22 Mayıs'ta milletvekili, 31 Temmuz'da da devlet başkanlığı seçimlerinin yapılmasını öngören başkanlık kararnamesine imzalamasının ardından Mısır'ın başkenti Kahire'de bir araya gelen Filistinli gruplar, yoğun toplantılar sonrası 9 Şubat'ta uzlaşıya varılan sonuç bildirisini duyurdu.

Sonuç bildirisi, Kudüs, Batı Şeria ve Gazze hakimleri arasında oluşturulacak mutabakatla seçimlerle ilgili özel mahkeme kurulması ve Devlet Başkanı Abbas'ın bu konuda bir kararname çıkarması noktalarında anlaşmaya varıldığını içeriyor.

AA muhabirine diyalog görüşmeleri ve sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan siyasi analistler, varılan anlaşmanın, seçimler için zemin hazırladığını ancak seçim sürecinin gidişatını da etkileyebilecek pek çok sorunun cevabından yoksun olduğunu belirtti.

Filistinli analistler ve araştırmacılar, Hamas ile Fetih hareketleri arasında var olan; toplantıda ele alınmayıp ertelenen dosyalar nedeniyle bir çekişmenin patlak verebileceğine ilişkin endişelerini de dile getirdi.

Diyalog görüşmeleri sırasında ele alınmayan çetrefilli meseleler, 2007'den beri Fetih ile Hamas arasında devam eden siyasi bölünmenin yansımalarıyla ilgili.

Bunlar arasında, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde Hamas tarafından yürütülen ve Filistin hükümetince tanınmayan hükümet birimleri ile Filistin Devlet Başkanı tarafından kurulan Anayasa Mahkemesi gibi konular yer alıyor. Abbas, daha önce çoğunluğunu Hamaslı yetkililerin oluşturduğu Yasama Konseyini Anayasa Mahkemesi kararıyla feshetmişti.

- 'Diyalog sonuçları sahada sınanmalı'

Gazze'den siyasi analist Hani el-Akkad, sonuç bildirisinde seçimin özgürce, olumlu bir atmosfer içinde yapılabilmesini öngören konulara odaklanıldığına dikkati çekti.

Akkad, 'Sonuç bildirisindeki en olumlu gelişme, bunun Filistinli grupların çoğunun mutabakatıyla gerçekleşmiş olması. Ancak bu duruma ilişkin samimiyetin ve ciddiyetin boyutu ile öncekilerden farklı olup olmadığı sahadaki uygulamayla sınanabilir.' dedi.

Bildiride Batı Şeria ve Gazze Şeridi'deki tüm siyasi tutukluların serbest bırakılması gerektiğine ilişkin bir madde bulunduğuna da işaret eden Akkan, 'Ancak şu ana kadar bu konuda herhangi bir gelişme görülmedi. Bu da duruma ilişkin iyi bir ilk izlenim vermiyor.' diye konuştu.

- Seçim güvenliğinin sağlanmasına ilişkin endişeler

Bildiride, seçimler sırasında güvenliğin sağlanmasından Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki emniyet birimlerinin sorumlu olacağının belirtildiğini kaydeden Akkad, şunları söyledi:

'Ne Gazze'deki ne de Batı Şeria'daki güvenlik birimlerinde nizami, birleşik bir yönetim bulunuyor. Farklı ideolojilere göre, siyasi hedeflere hizmet eden liderlikler altında faaliyet gösteriliyor. Bu da güvenlik birimlerinin seçimlerdeki başarısına yönelik çekinceleri artırıyor.'

Akkad ayrıca sonuç bildirisinde, seçimlerin ciddi şekilde yapılmasını sağlayacak iç ve dış güvencelerin varlığına ilişkin maddelerin de bulunmadığına dikkati çekerek, bu durumun her iki tarafın da anlaşmadan kaçabileceği ve anlaşma masasını ters yüz edebileceğine dair yeni bir ikilemle karşı karşıya bıraktığını aktardı.

- 'Anlaşma seçimlerden sonraki aşamayı da kapsamalı'

Diyalog görüşmelerine katılan Filistinli grupların ayrıca seçim sonuçlarına saygı duyma ve seçimlerin başarılı şekilde tamamlanmasının ardından olacaklara ilişkin herhangi bir güvence vermediklerine de işaret eden Akkad, 'Filistinli gruplar arasındaki anlaşmazlığın 2006'daki seçimlerden sonra ortaya çıktığı göz önünde bulundurulursa bu güvencelerin olmaması bildirideki bir eksiklik.' dedi.

Akkad, 'Sonuç bildirisinin sağlam olması için şu anda olanlarla sınırlı kalmayıp, seçimler ve sonrasıyla ilgili her şeyi kapsaması gerekiyordu.' ifadelerini kullandı.

- 'Sonuç bildirisi iyi bir başlangıç'

Gazze'den bir başka siyasi analist, Şerhabil el-Garib de diyalog görüşmelerinin ardından hazırlanan sonuç bildirisinin, seçimlerin düzenlenmesi için gerekli prosedürler ve seçim sürecinin başarılı şekilde gerçekleştirilmesi üzerine yoğunlaştığını dile getirdi.

Garib, 'Filistinli grupların, seçimlerle ilgili özel mahkeme kurulması, güvenlik meselesi ve bazı tartışmalı konuların aşılması üzerinde anlaşması, seçimlerin uygun bir siyasi zeminde yapılması için iyi bir başlangıç ve başarı.' diye konuştu.

Bildiriye göre seçim sürecini aksatabilecek tüm yargı kesimlerinin etkisiz hale getirildiğine işaret eden Garib, Filistinli grupların Abbas tarafından kurulan Anayasa Mahkemesi meselesini geride bıraktığı izlenimi verdiğini söyledi.

Garib, 'Bildiride, Filistinli gruplar arasındaki bölünmüşlükten kaynaklanan, hükümet çalışanları ve güvenlik birimlerine ilişkin meseleler gibi bazı krizler ertelendi. Bu da yolun bazı risklerle çevrili bir hal almasına neden oluyor.' yorumunu yaptı.

- 'Tartışmalı meseleler ele alınmadı'

Benzer bir görüşü paylaşan Cenin'deki Amerikan Üniversitesinden Siyaset Bilimi Profesörü Eymen Yusuf, 'Filistinli gruplar çetrefilli bazı meseleleri erteledi; başarısızlık korkusuyla anlaşmazlık bulunan meselelerin tamamı tartışılmadı.' dedi.

Sonuç bildirisinin kendisi için sürpriz olmadığını kaydeden Yusuf, görüşmeye ilişkin görüşlerini şöyle detaylandırdı:

'Taraflar önemli ve merkezi konuları tartışmış olabilir. Ancak, bölünmenin yankıları ve etkileri başta olmak üzere birçok konu tartışılmadı. Medya, halkla ilişkiler ve protokol içeriklerinin, bu konuların gerçekçi ve ciddi tartışmalarla ele alınmasına baskın geldiğini düşünüyorum.'

Yusuf, toplantı sürelerinin de yetersizliği gölgesinde Filistinli gruplar arasındaki bölünmenin bir kez daha yaşanmamasına ilişkin güvenceleri tartışmadıklarını söyledi.

'Fetih ve Hamas hareketlerinin seçenekleri sınırlı ve her ikisi de zor durumda. Bu bağlamda onları seçimlere yönlendiren alternatiflerinin olmaması.' diyen Yusuf, mutabık kalınan maddelerin uygulanması için Hamas ve Fetih'in iyi niyeti, seçimlere katılıma teşvik ve zorlukların atlatılmasının gerektiğine işaret etti.

- Anlaşma önündeki muhtemel engeller

Yusuf, anlaşmayı sekteye uğratabilecek en önemli engelin, Hamas ve Fetih içinde belki de seçimlere karşı çıkan diğer Filistinli akımlar olabileceğini ifade etti.

Diğer bir engelin de işgal güçleri olabileceğine dikkati çeken eden Yusuf, 'Seçimlerin eşiğinde olduğu ve seçim propagandasında 'Filistin kanını' kullandığı göz önüne alınırsa İsrail, Batı Şeria'da ya da Gazze'de provokatif eylemler gerçekleştirerek Filistinlileri çatışmaya sürükleyebilir.' diye konuştu.

Yusuf ayrıca ABD'nin, Hamas'tan İsrail'i tanımasını ve Gazze'deki askeri üslerini kaldırmasını istemesi durumunda da Washington'un seçimleri engelleme ihtimalinin de uzak olmadığını söyledi.

- Uluslararası toplumun seçim sonuçlarına yaklaşımı

Batı Şeria'daki Yabous Stratejik Araştırmalar ve İstişare Kurumu araştırmacılarından İyad Ebu Zenıt, toplantının sonuçlarına ilişkin iyimserliğe rağmen seçimlerin uygulanması aşamasında bazı sapmaların yaşanmasından endişe edildiğini kaydetti.

Ebu Zenıt, 2006'da bazı Batılı ülkelerin seçimlerin galibi Hamas tarafından kurulan hükümetle çalışmayı kabul etmemesini anımsatarak, 'En önemli konulardan biri de uluslararası toplumun seçim sonuçlarını kabul etmesi ve bundan doğacak siyasi yapıyla çalışmaya hazır olması.' diye konuştu.

Bir yandan Filistin halkı diğer yandan partiler ve seçkin tabaka arasındaki güven bağının güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Ebu Zenıt, şunları söyledi:

'Filistinli gruplar arasındaki anlaşmazlığın üzerinden 15 sene geçti. Aradan geçen bunca yıl Filistin sokağı ile seçkin zümre arasında bir boşluk, kopukluk oluşturdu. Bu da halkın seçimlere katılım oranını azaltabilir ya da adayların seçim pusulasında cezalandırılmasına neden olabilir.'

Ebu Zenıt, ayrıca İsrail'in, aktivistlere yönelik gözaltılar ya da işgal altındaki Kudüs sakinlerini hedef alan uygulamalarla seçim sürecine müdahale etme olasılığı konusunda da uyardı.

- Kahire'deki Filistin ulusal diyalog görüşmeleri

Filistinli grupların temsilcilerinin katılımıyla Kahire'de 8 Şubat'ta başlayan ve iki gün süren ulusal diyalog görüşmeleri sonucunda seçimlerle ilgili özel mahkeme kurulması konusu da dahil seçimlerle ilgili anlaşmaya varıldı.

Sonuç bildirisinde, Devlet Başkanı Abbas'ın 15 Ocak'ta yayımladığı başkanlık kararnamesine göre önce genel, ardından devlet başkanlığı seçimlerinin yapılması daha sonra da mümkün olan yerlerde seçimlerle, mümkün olmayan yerlerde ise mutabakatla Ulusal Konsey oluşumunun tamamlanmasına karar verildi.

Ayrıca Filistinli grupların, mart ayında Kahire'de Ulusal Konsey Başkanlığı ve Merkez Seçim Komitesinin huzurunda yeni Ulusal Konsey'in oluşumunun tamamlanacağı temeller ve mekanizmalar üzerinde uzlaşıya varmak üzere toplanması konusunda mutabık kalındı.

Filistin'de 2006 seçimlerinden galip çıkan Hamas'ın Gazze Şeridi'nde yönetime geldiği 2007'den bu yana, Hamas ve Fetih hareketleri arasında büyük bir siyasi bölünmüşlük yaşanıyor.

Bu süreçte Filistinli iki hareket arasında çok sayıda anlaşma imzalandı ancak birtakım anlaşmazlıklar nedeniyle bunlar hayata geçirilemedi.