Şaban ayının 30. gecesi Mısır Baş Müftülüğü tarafından hilali gözlemek için uzmanlar görevlendirilir. Eğer hilal görünürse iletişim kanallarından ertesi günün Ramazan olduğu akşamdan halka duyurulur. Teravih namazları da ona göre kılınır. Eğer hilal görülmez ise Şaban ayı 30 güne tamamlanır.

Mısır'da Ramazanlar diğer günlerden çok farklı yönleriyle ayrılır. 'Maidetür Rahman' denilen Ramazan çadırları, ramazanlarda insanların alıp evlerinin balkonlarına astıkları çeşitli boylardaki fanuslar, halka ramazan ayının yaklaştığını hatırlatır.

Mısır'da Ramazan ayı gerçek manada Kur’an ayıdır. Özellikle halkın bir arada olduğu alanlarda, toplu taşımada, pazarda, caddelerde insanlar ellerine Kuran okur. Yine dolmuşlarda, taksilerde ve belediye otobüslerinde şoförler, Muhammed Rif'at, Abdulbasıt Abdussamet, Muhammed Sıddık El Minşevi, Mahmut Halil Huseri gibi güzel sesli kurraları yolculara dinletir.

İftar vakti yolda kalanlara yiyecek ve içecek ikram etmek Mısırlıların geleneklerindendir.

Başkent Kahire'nin Dokki semtinde iftar vakti cadde kenarlarına bulunan gönüllüler, yoldan geçen araçlara meşrubat dağıtarak oruçlarını açmalarına yardımcı olur.

MISIR'DA RAMAZAN AYININ SİMGESİ: RAMAZAN FENERLERİ

Mısır’da yol kenarlarına, dükkânlara ve evlerin balkonlarına asılan Ramazan feneri adı verilen süslü fenerler ve renkli kâğıt süslerine bakarak Ramazan’ın geldiğini kolayca anlarsınız. Mısır’da adeta erken bayram havasını yaşatan bu geleneğin tarihi 969’lu yıllara dayanıyor.

Mısır’da halk arasında ramazan ayının en önemli simgelerinden kabul edilen ramazan fenerleri, on yıllardır devam ettiği gibi günümüzde de devam ediyor.

Mısır genelinde hemen hemen her evde en az bir ramazan feneri bulunuyor. Ramazan fenerleri ayrıca aile, akraba, dost ve yakın çevre için en iyi ramazan hediyesi olarak görülüyor.

Ramazan lambası olarak da bilinen fenerleri Mısır’a Fatimiler tanıtmıştır. O dönemden bugüne birlik, beraberlik ve mutluluğun sembolü haline gelmiş olan fanuslar Mısırlılar tarafından Ramazan ayı boyunca simgesel olarak kullanılıyor.

İFTARLARIN VAZGEÇİLMEZİ: SÜTLÜ HURMA

Sahurda en temel yemek ful ve yoğurttur. İftar için genel bir yemekten bahsetmek zor olur ancak sofrada mutlaka tatlı olması gerekir. En meşhur tatlı künefe ve kadayıftır.

Mısırlılar iftar sofrasında oruçlarını sütle ıslatılmış hurma ile açıyorlar. Ancak yemek yemeyi akşam namazından sonraya bırakıyorlar. Sahurda ise bahsettiğimiz gibi tok tutma özelliğinden dolayı neredeyse her sofrada karın çivisi adı verilen ezilmiş iç bakladan yapılan Ful bulunuyor.

Ful yemeğine karın çivisi denilmesinin sebebi, insanı tok tutuyor olmasıdır. Karna çivi gibi çakıldığı ve hazmedilmediğinden dolayı, gün boyunca açlık hissettirmez.

İFTAR TOPUNUN MISIR'DAKİ HİKAYESİ

Ramazan ayında ülkemizde de olduğu gibi birçok Müslüman ülkede iftar vakti gelince Ramazan topu patlatılır. Mısır’da ilk iftar topunun atılması ile ilgili farklı rivayetler anlatılır:

Mısır Valisi Hicri 859 yılında, kendisine hediye olarak gönderilen bir topu denemek istemiş. Topun atıldığı vakit ise tam iftar vaktine denk gelmiş. Top patladıktan sonra ezanlar okunmuş ve halk iftar etmiş. Ertesi gün halktan bazıları valiye gelerek, iftar vaktinde patlatılan toptan dolayı şükranlarını arzedince, vali her akşam iftar vaktinde top atılmasını emretmiş.

İkinci rivayette ise Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, orduyu modernize etmek için Miladi 1805 tarihinde Almanya'dan top getirtmiş. Salahaddin Eyyubi Kalesinden topun ilk denendiği vakit iftar vaktine denk gelmiş, topun sesi ezan seslerine karışınca, sonraki dönemlerde Salahaddin Eyyubi Kalesinden iftar ve sahur vakitlerinde top atılır olmuş.