Eski Amerikalı diplomatlar, Başkan Joe Biden yönetimine, işgal altındaki Batı Şeria'daki durumu daha da tehdit eden daha aşırılık yanlısı unsurlar içerdiğini ileri sürerek, İsrail'in yeni kurulan hükümetine artık saldırı silahları veya askeri yardım sağlamamasını tavsiye ettiler.

ABD'nin İsrail eski büyükelçisi Daniel Kurtzer ve eski ABD Dışişleri Bakanlığı müzakerecisi Aaron David Miller, bugün The Washington Post'ta yayınlanan bir görüş yazısında, Washington'un Tel Aviv'in "meşru güvenlik ihtiyaçlarını" desteklemeye devam etmesi gerektiğini, buna karşılık Batı Şeria, Mescid-i Aksa yerleşkesi ve yasadışı yerleşim karakollarının statüsünün değiştirilmesine yönelik çabalara karşı çıkılması gerektiğini belirttiler.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun son yapılan genel seçimlerde kazandığı zaferin ardından, bir yılı aşkın süredir görevden uzak kaldığı yıl dışında altıncı dönemini dolduracak. Ancak bu sefer, aşırı sağcı Dini Siyonizm bloğunun desteğiyle iktidara gelmeyi başardı.

Neteyahu'nın zaferi bir anlamda da aşırlıkçı partilerin zaferi oldu. Otzma Yehudit [Yahudi Gücü] lideri Itamar Ben-Gvir hükümetin Ulusal Güvenlik Bakanı olarak atandı ve Dini Siyonist Parti lideri Bezalel Smotrich Maliye Bakanı oldu.

Makalede Kurtzer ve Miller, yeni hükümetin bu nedenle yerleşim faaliyetlerinde artış, yerleşimci şiddeti ve İsrail güvenlik güçlerinin güç kullanımına izin vermesi anlamına geleceğinden korktuklarını ifade ettiler.

Kurtzer ve Miller Amerikan Yahudisi olan ve Filistin-İsrail 'barış süreci' üzerinde çalışmış olan eski diplomatlar, Biden yönetimini İsrail'de Ben-Gvir ve Smotrich ile bir hükümet kurulması yada bakanlık görevlerinin verilmemesi konusunda uyardı.

Seçim sonuçlarının ardından Biden yönetimi, Netanyahu'yu kendisini ve partisini aşırı sağcılardan uzaklaştırmaya ve yalnızca Washington'un birlikte çalışabileceği bakanları atamaya çağırdı. ABD Dışişleri Bakanlığı ayrıca Ben-Gvir'i merhum aşırı sağcı İsrailli politikacı ve terörist lider Haham Meir Kahane'nin anma törenine katıldığı için de kınadı.

ABD'nin İsrail'e olan desteğinin en iyi savunucularından olan Senator Robert Menendez Eylül ayında Netanyahu'ya hükümeti kurma sürecinde diğer partilerle arasına mesafe koymasını yoksa ABD desteğinin paramparça olabilceğini söyledi.

Kurtzer ve Miller makalede Biden'ın sadece İsrail tarafı değil aynı zamanda Filistin tarafıyla da görüşmesi gerektiğine vurgu yaparak, çabaların yeni aşırılık yanlısı İsrail koalisyonunun uygulamalarına izin vermek yerine demokratik seçimleri teşvik etmeye ve şiddeti yatıştırmaya odaklanması gerektiğinin altı çizildi.

İki eski diplomat, Biden yönetimine, "İbrahim Anlaşmasnı imzlayan ülkelere - Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas ve Sudan - Filistinlilerin içinde bulunduğu kötü duruma ilgisiz kalmalarının İsrail ile ilişkilerini baltalayacağı ve Filistin'e zarar vereceği konusunda bilgi vermesini" tavsiye ederek sözlerini bitirdi.

Makalede ayrıca, bir ABD başkanının demokratik olarak seçilmiş bir İsrail hükümetine baskı yapması eşi benzeri görülmemiş ve tartışmalı olacağını, ancak İsrail'in daha önce hiç bu kadar tehlikeli bir yola girmediği vurgulandı. Makalede bununla birlikte siyasi irade önemli olduğu ve bunun, Biden'ın Amerika'nın gücünü ve kararlılığını gösterme zamanın bir işareti olduğunun da altı çizildi.

Kongre Araştırma Servisi'ne göre, ABD'nin İsrail'e ikili yardım ve füze savunma fonu olarak 150 milyar dolar sağladığı ve Biden yönetiminin 2022 mali yılında İsrail için 3,3 milyar dolar dış askeri finansman talep ettiği bildirildi.