Reçak Katliamı Srebrenitsa’dan sonra Balkanlarda yaşanan ikinci en büyük katliam olarak biliniyor.

15 Ocak 1999’da sabahın erken saatlerinde Sırp ordusu, polis güçleri ve paramiliterlerinden oluşan grup, Kosova Kurtuluş Ordusuna (UÇK) yaptıkları destekleri bahane ederek, yaklaşık bir sene önce yaktıkları Reçak köyüne baskın düzenledi ve buradaki masum sivilleri şehit etti.

45 KİŞİ ŞEHİT EDİLDİ

Reçak köyünü kanla kaplayan Sırp faşistler, aralarında yaşlı, kadın ve çocuklarında olduğu 45 sivili işkence ederek şehit etti.

"KATLİAM VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇ"

Yaşanan katliamın ardından bölgeye giden eski Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) misyon şefi William Walker, yapılan katliamın dünya kamuoyuna duyurulmasını sağladı.

Walker, yapılan katliamı “insanlığa karşı suç” olarak nitelendirdi.

KOSOVA SAVAŞININ GİDİŞATI DEĞİŞTİ

AGİT şefi Walker’ın yapmış olduğu açıklama ve oluşturduğu kamuoyu sayesinde iki ay sonra Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) tarafından Sırp hedeflerine karşı hava harekatı başlatıldı.

Bu sayede Balkanların Srebrenitsa’dan sonraki en büyük ikinci katliamı Reçak, Kosova Savaşının gidişatını değiştirdi.

SUÇLULARI CEZASIZ KALDI

Lahey Savaş Suçları Mahkemesi’nde Reçak katliamından sorumlu tutulan Slobodan Miloşeviç, yargı sürecinde ölünce olayın suçluları ceza almadı.

KOSOVA SAVAŞI

Sırp asker, polis ve paramiliter birliklerin, 1998 yılında bağımsızlık isteyen Kosova Kurtuluş Ordusu'na yönelik başlattığı saldırı, 1999 yılında NATO'nun eski Yugoslavya'yı bombalamasıyla son bulurken, savaşta 10 binden fazla Arnavut öldürülmüş, 800 bine yakın Arnavut evlerini terk etmişti.