Filistinliler, İsrail'in Gazze Şeridi'nde uyguladığı soykırım ve açlığın gölgesinde, yiyecek bulmak için "ölümü" göze alarak, bölgenin kuzeyinden güneyine gidiyor.

İsrail, Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği ağır saldırıların yanı sıra marttan bu yana bölgedeki sınır kapılarından geçişleri engellediği için bölge halkını açlığa sürüklüyor.

Filistinliler, yiyecek arayışında Gazze'nin kuzeyinden güneyine geçerken, Salahaddin Caddesi mart ayından bu yana İsrail tarafından kapatıldığı için kalan tek geçiş yolu olan sahile paralel Reşid Caddesi'ni kullanıyor.

Araç ve kamyon geçişinin yasak olması nedeniyle Filistinlilerin çoğu at arabaları ya da hafif ve üç tekerlekli bir araç olan "tuk-tuk" motor kullanmak zorunda kalıyor. Penceresiz, koltuksuz, konforsuz, ilkel araçlarla yapılan zorlu yolculukla Filistinliler, hayata tutunmak için yiyecek bir şeyler bulmaya çalışıyor.

Bu yolculuklar, sınır kapılarının kapatılması, yakıt ve gıda girişinin engellenmesi ve her köşede yoğunlaşan bombardıman nedeniyle Gazze’deki yaşamın ne kadar çetin olduğunu gözler önüne seriyor.

"Yiyecek hiçbir şey yok"

Filistinli Macid Debbur, kuzeyden orta kesime gitmek için tuk-tuk aracını kullandığını belirtti.

Debbur, "Un alabilmek için Nuseyrat Mülteci Kampı'ndaki akrabalarıma gidiyorum; normalde 15 dakikalık yolu 2 saatte alıyoruz." dedi.

Yolculuklarının tehlikeli olduğunu ifade eden Debbur, tuk-tuk'ta koltuk olmadığını; yolculuklarının yakıt kokusu, toz ve yüksek basınç altında geçtiğini anlattı.

İsrail, Lübnan'ın güneyine saldırı düzenledi
İsrail, Lübnan'ın güneyine saldırı düzenledi
İçeriği Görüntüle

Debbur, "Sahil yolu açık olan tek yol. Ancak bu yolda seyahat eden her araç, İsrail ordusunun topçu saldırılarının hedefi oluyor bu nedenle iptidai araçlarla seyahat etmek zorundayız. İsrail'in 2 Mart'tan bu yana sınır kapılarını kapatması nedeniyle sistematik olarak aç bırakılan çocuklarımızı beslemek için un tedarik etmek amacıyla bu yolculuklarda risk almak zorunda kalıyoruz." diye konuştu.

Filistin halkının Gazze'de yaşadığı şiddetli kıtlıktan yakınan Debbur, "Kuzey bölgelerindeki un bile bozulmuş; insan tüketimine uygun değil. Yardımlar gelmiyor, yiyecek yok, insanlar işsiz ve gelirleri de yok, evlerde yiyecek hiçbir şey yok." şeklinde konuştu.

Ölümle burun buruna yolculuk

Yolculardan Abdulhamid de Gazze’nin kuzeyinden orta kesimine yaptığı yolculuğu "hayati tehlike içeren bir risk" olarak tanımlayarak, "Yola çıkmadan önce şehadet getiriyoruz. Arkada denizde İsrail botları, önde tanklar, yukarıda uçaklar. Her an bombalanabiliriz." dedi.

İsrail ordusunun araç trafiğini yasaklamasının ardından sahil yolunun "tehlikeli" ancak "tek yol" haline geldiğine işaret eden Abdulhamid, "Allah’a sığınıp yola çıkıyoruz." diye konuştu.

Yaşlı kadın Ümmü İyad Laham ise ilk kez bu yolu kullanarak güneydeki Han Yunus’a ulaşmaya çalıştığını, yolculuğun "özellikle yaşlılar için yorucu ve zor" olduğunu ifade etti.

Yorucu yolculuk

Gazze’nin kuzeyinden orta kesimlerine Filistinlileri taşıyan tuk-tuk sürücüsü Ahmed el-Benna, yolculuğun "hem araç hem de yolcular için yorucu" olduğunu söyledi.

Benna,"Yolcuları dinlendirmek için birkaç kez durmak zorunda kalıyoruz. Çoğu çok yorgun, yüzlerinde tükenmişlik var. Bazıları yorgunluktan ya da korkudan konuşamıyor. Ama başka seçenek yok, ne pahasına olursa olsun ulaşmak istiyorlar." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA