İsrail ordusunun ve Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarını artırdığı işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinliler, gönüllülerden oluşturdukları grupların gece nöbeti tutmasıyla saldırılardan korunmaya çalışıyor.

Ramallah'ın kuzeyindeki Sincil beldesinde Abdullah Ebu el-İz, bir elinde feneri diğer elinde cep telefonuyla beldesini Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarından korumak için nöbet tutuyor.

Ebu el-İz ve gönüllülerden oluşan 'Gece Nöbeti' komitesindeki arkadaşları, silahsız bir şekilde 4 aydır beldelerinin güvenliğini sağlamak için 'asil' olarak niteledikleri bu görevi yerine getiriyor.

'Gece Nöbeti' komitesi, son dönemde artan gaspçı İsraillilerin Filistin mülklerini hedef alan saldırılarından bölge halkını korumak amacıyla Sincil Belediyesi çatısı altında halkın desteğiyle kuruldu.

Anadolu Ajansı (AA) ekibi de 'asil görevinde' Ebu el-İz'e eşlik etti. Gece nöbetçisi Filistinli, Sincil'i gören tepelerden geçip, açık alanda ateş yakarak nöbetini tuttu.

Gece nöbetinde İsraillilerin sızabileceği noktaları kontrol ederek, diğer nöbetçilerle telsizler aracılığıyla iletişim kuran Ebu el-İz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Asil bir görevimiz var, gece burada tepelerde geçirip son aylarda artan yerleşimci saldırılarından beldeyi koruyacağız.' dedi.

Filistinli 38 yaşındaki Ebu el-İz, 'Gençlerin nöbet tutması vatandaşlara, özellikle çocuklara, kadınlara ve yaşlılara güvenlik ve emniyet sağlıyor. Bizim buradaki varlığımız yerleşimcilere karşı caydırıcı bir unsur teşkil ediyor ve nöbetleşe görevimizi yerine getiriyoruz.' diye konuştu.

Hakan Fidan: Arap ve İslam ülkeleri güvenlikte ortak platformda buluşmalı
Hakan Fidan: Arap ve İslam ülkeleri güvenlikte ortak platformda buluşmalı
İçeriği Görüntüle

Ebu el-İz, bir tehlike sezdiklerinde veya Filistin topraklarını gasbeden İsraillileri tespit ettiklerinde, herhangi bir saldırıyı geri püskürtmek için hazır bulunan Sincil'deki 200 Filistinliyi uyardıklarını belirtti.

Filistinli adam, daha önce birçok kez Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarına maruz kaldığını ve kendisine ateş açtıklarını anlattı.

Ebu el-İz, 'Yerleşimciler silahlar, sopalar, kesici aletler ve göz yaşartıcı gaz taşırken biz onlara çıplak ellerimizle karşı koyuyoruz, en iyi ihtimalle tahta sopalar ve taşımız oluyor. Yine de onların belde sakinlerine ve mülklerine saldırmalarına asla müsaade etmeyeceğiz.' ifadelerini kullandı.

'İsrail ordusu ile yerleşimciler arasında hiçbir fark yok.' diyen Ebu el-İz, İsrail askerlerinin gece nöbetçilerinden bir Filistinli genci gözaltına alarak Filistin topraklarını gasbeden İsraillilere teslim ettiğini ve saldırgan İsraillilerin söz konusu Filistinli genci şiddetli bir şekilde darbettiğini aktardı.

Ebu el-İz, 'Ne olursa olsun beldeyi korumaya devam edeceğiz. Biz kimseye saldırmıyoruz; beldemizi, evlerimizi, onurumuzu ve namusumuzu koruyoruz.' şeklinde konuştu.

'Bir saldırıya karşı elimizde sadece sopalar, el fenerleri ve iletişim araçları var'

Diğer nöbetçilerden Sinan Asfur da birkaç kişiyle birlikte Sincil'in dışındaki çiftlikler ve evler arasında dikkatli bir şekilde görevini sürdürdü.

Asfur, daha önce sürdüğü aracın ve içinde bulunanların Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırısına uğradığı anı gösteren bir görüntüyü izletti.

Filistinli adam, 'Her gece buradayız, yerleşimcilerin hareketlerini izliyoruz ve çoğu zaman onları açığa çıkarmak ve geri çekilmelerini sağlamak için üzerlerine el fenerlerimizi tutuyoruz.' dedi.

Kısıtlı imkanlara işaret eden Asfur, 'Herhangi bir saldırıyı geri püskürtmek için elimizde sadece bu sopalar, el fenerleri ve iletişim araçları var ama yine de yerleşimciler için caydırıcı bir unsur olduk.' şeklinde konuştu.

Beldelerini İsraillilerin saldırılarından korumak isteyen Filistinliler, geceleri uykusuz kalmayı göze alsa da birlikte vakit geçirerek ve ateş yakıp etrafında Filistin marşları söyleyerek, misyonlarını eğlenceli hale getiriyor.

Sincil Belediye Başkanı Yardımcısı Beha Fıkha, beldenin Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler ve İsrail ordusu tarafından onlarca saldırıya maruz kaldığını, bu saldırılarda 4 gencin hayatını kaybettiğini, onlarcasının yaralandığını, evlerin, araçların ve tarım arazilerinin yakıldığını söyledi.

Fıkha, beldenin toplam 16 bin dönümlük arazisinden yaklaşık 8 bin dönümünü kaybettiğine dikkati çekti.

'Belediye himayesinde bir koruma komitesi kurma kararı, hayati ve kader belirleyici bir adımdı.'diyen Fıkha, komitelerin Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarını göğüslerini siper ederek engellemeyi başardığını ifade etti.

Fıkha 'İşgal güçleri ve Filistin topraklarını gasbeden İsralliler, Gazze'deki soykırımın başından bu yana, mümkün olan en fazla araziyi ele geçirmek için her türlü Filistinli varlığı ortadan kaldırmaya çalışıyor.' diye konuştu.

Yerleşim birimleri ve bir tel duvar tarafından kuşatma altında olan Sincil beldesinde, tüm girişler kapatılmış ve yalnızca bölge sakinlerinin geçişi için tek bir giriş bırakılmış durumda.

Sincil'in topraklarının büyük kısmı Oslo Anlaşması'na göre “A” ve “B” bölgeleri içinde yer alıyor; buna rağmen fanatik Yahudiler bölgede bir hayvancılık yerleşimi kurmuş durumda ve burayı kontrol altına almaya çalışıyor.

İsrail son aylarda Sincil beldesini, 2 bin 700 metre uzunluğunda bir tel örgüyle çevirmek için 400 civarında zeytin ağacını söktü. Bunun yaklaşık 1500 metrelik kısmı tamamlandı. Bu tel örgü, beldenin Nablus ve Ramallah kentlerinde birbirine bağlayan hayati bir yol üzerinde yer alması nedeniyle Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin araçlarını korumayı amaçlıyor.

Kaynak: AA