Filistinli tutukluların sayısı, İsrail işgali altındaki cezaevlerinde 1 Eylül 2025 itibarıyla 11,040'a ulaştı. Bu rakam, "HaMoked" isimli İsrailli insan hakları örgütünün verilerine dayanarak açıklandı ve tarihsel olarak en yüksek tutuklu sayısını temsil ediyor.
HaMoked, yaptığı açıklamada, bu tutukluların yarısından fazlasının yasal süreçler olmaksızın gözaltında tutulduğunu belirtti. Rakamlar arasında 3,577 idari tutuklu ve 2,662 "yasadışı savaşçı" olarak sınıflandırılan tutuklu yer alıyor.
Özellikle, bu tutukluların büyük bir kısmının 7 Ekim 2023'te başlayan ve hala devam eden Gazze'deki savaş sırasında gözaltına alındığı ifade ediliyor. Savaş sonrası, İsrail yönetimi tüm Gazze'den tutuklananları "yasadışı savaşçılar" olarak nitelendirerek, onlara karşı daha sert önlemler almış durumda.
İsrail yasalarına göre, bu tür bir sınıflandırma, Filistinlilerin "düşman eylemleri" ile suçlandıkları takdirde, iddianame olmaksızın ve adil bir yargılama süreci olmaksızın sınırsız bir süre gözaltında kalmalarına olanak tanıyor. Ayrıca, idari tutuklama sistemi, güvenlik gerekçeleriyle Filistinlilerin altı ay süreyle, resmi suçlamalar olmaksızın gözaltında tutulmalarına imkan sağlıyor.
HaMoked, 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden bu tutuklamaların, İsrail'in Gazze'deki soykırım eylemleriyle bağlantılı olduğunu ve bu süreçte 224,000'den fazla Filistinlinin, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere, şehit ya da yaralı duruma düştüğünü vurguladı. Ayrıca, 11,000'den fazla kayıp ve yüz binlerce yerinden edilmiş insanın yanı sıra, Gazze'nin büyük bir kısmının haritadan silindiği de belirtiliyor.
Bu veriler, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekerken, insan hakları ihlalleri ve savaş suçları konusundaki tartışmaları da yeniden alevlendirdi.
