El-Neyrab Mülteci Kampı'nın çehresi, adeta geri dönüşü olmayan kalın bir sayfanın kapatılması gibi tamamen değişti. Kamp, devrik Suriye rejimine bağlı Liva el-Kudüs (Liva el-Kudüs veya Kudüs Tugayı, Suriye İç Savaşı'ndaki devrik Beşşar Esed hükümet yanlısı güçlerinin bir parçası olarak faaliyet gösteren, ağırlıklı olarak Filistinlilerden oluşan bir milis grup.) milisleri ve güvenlik aygıtlarının elinden kurtulan ilk Filistin kampı olma özelliğini kazandı. Bu saatlerde, dar sokaklar ve sakinleri; yoğun bir umut, korku ve şaşkınlık karışımını deneyimledi. Olay, sadece askeri bir darbe değil, yıllardır boğulan kampın yeniden canlanmasıydı.

Halep'in doğu mahallelerinde Saldırıyı Caydırma Güçlerinin ilerlemesiyle birlikte, kampta insanların dile getirmeye cesaret edemediği bir umut fısıltısı yayılmaya başladı. Erkekler eşiklerde, kadınlar pencerelerin arkasından gelişmeleri izliyor, çocuklar ise sözlerden önce değişen yüz ifadelerini yakalıyordu. Bu, iki zaman arasında asılı kalmış kritik bir andı.

Quds Press, görevden alınan Suriye rejiminin kontrolünden çıkmadan önceki o anlar hakkında kamp sakinlerinin görüşlerini aldı:

  • Hacı Mahmud Salim (60): Şehrin kenarından dönen bir genç aracılığıyla haberi aldığında, kalbinin yıllardır bilmediği bir şekilde çarptığını söyledi. Kampın uzun bir karanlıktan sonra ilk şafağını göreceğini hissettiğini ve çocuklarının gözlerinde savaşın başından beri görmediği bir ifade, yani gerçek bir umut ışıltısı yakaladığını belirtti.

  • Hana Kasım: Bütün gece titreyen ellerini gizlemeye çalıştı. Kontrolün değişmesi durumunda kamp içinde çatışma çıkmasından veya rejimin hava saldırısı düzenlemesinden korktuğunu söyledi. Olası bir acil durum için aile belgelerini, bir torba ekmeği ve bir şişe suyu içeren küçük bir çanta hazırladığını, asıl korkusunun ise çocuklarının bombardıman ve kaostan zarar görmesi olduğunu vurguladı.

  • Rama Kadı (Genç Sakin): Rejimin yıllarca süren propagandası nedeniyle savaşçıların (Mücahitlerin) imajının kafasında bozuk olduğunu ve "korkunç yabancıların" gelmesini beklediğini ifade etti. Ancak yüzleri gördüğünde, birçoğunun devrimin başlangıcında kamptan ayrılan kendi çocukları olduğunu anladı.

Kabile liderlerinin kritik rolü

Kampın önde gelen isimlerinden Ebu Asa'ad el-Baş, o kritik saatlerin ayrıntılarını paylaştı. Kabile liderlerinin, kurtuluşun iç çatışmaya dönüşmemesi için defalarca toplandığını söyledi. Özellikle Liva el-Kudüs unsurlarının arasında kampın çocuklarının, akrabalarının ve komşularının bulunması nedeniyle, tek hedefin kampı yıkımdan korumak olduğunu belirtti.

Giriş anında unutulmaz bir sahne yaşandı. Ümm İmran, kapısının önünde durduğunu ve savaşçıların araçlarının girişte durduğunu izlediğini anlattı. Ardından hoparlörden ve cami minarelerinden genel af ilan edildiğini duydu. Rahat bir nefes aldığını ve komşu evlerdeki kadınların "Elhamdülillah… Nihayet bitti" diye tekrarladıklarını duyduğunu söyledi. Dakikalar sonra, savaşçıların dağıttığı şekerlerle çocuklar sokaklarda koşmaya başladı.

Geri dönen kamp çocuğu: "Zaman durmuş gibiydi"

Geri dönen savaşçılardan ve kampın oğlu olan 22 yaşındaki Ahmed, Shetat News'e yaptığı açıklamada, 12 yıl sonra ilk kez kampa girdiğinde bir anda çocukluğuna geri dönmüş gibi hissettiğini söyledi. Tutuklama kampanyalarından kaçarak ailesiyle birlikte çocukken ayrıldığını ve 2013'teki gibi sokakların ve evlerin resimlerini hafızasında taşıdığını anlattı.

Ahmed, "Zaman durmuş gibiydi. Aynı yüzler, aynı duvarlar. Tüm detaylar büyük bir melankoli taşıyordu" dedi. Amcasıyla karşılaştığında ona sarılmak için koştuğunu, ailesinin evine yaklaştığında ise hemen ilerleyemediğini, kapıyı çalmadan önce tüm manzarayı sindirmek için dakikalarca durduğunu anlattı. Gözyaşlarını tutarak, büyükannesinin onu 12 yıllık ayrılığı telafi edercesine büyük bir güçle kucakladığını anlattı.

Ahmed, bu buluşmanın en ağır ve en sıcak anlardan biri olduğunu, kampın kurtuluşunun kendisi için de kişisel bir kurtuluş olduğunu, ruhunun bir parçasının geri döndüğünü hissettiğini belirtti.

El-Neyrab'ın kurtuluşu, kampın ruhunun geri dönüşünün başlangıcı oldu. İnsanların korkularını kırdığı, baskının gölgesinden çıktığı ve savaşın ellerinden aldığı duyguları, anıları ve ait olma hissini geri kazandığı gündü. Kampın insani durumu zor olmaya devam etse de, 14 yıl boyunca kampı boğan güvenlik kontrolünden kurtulmanın genel bir rahatlaması hakim.

Papa Leo: Filistin devleti, İsrail çatışmasının 'tek' çözümü
Papa Leo: Filistin devleti, İsrail çatışmasının 'tek' çözümü
İçeriği Görüntüle

Daily Ummah