ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, son dönemde Türkiye kamuoyunda sert tartışmalara neden oldu. Barrack’ın Osmanlı İmparatorluğu’nun millet sistemi üzerine yaptığı yorumlar ve Orta Doğu’daki bölgesel politikalarla ilgili açıklamaları, muhalefet ve bazı medya çevreleri tarafından Türkiye’yi bölmeye yönelik bir plan olarak yorumlandı.
Barrack, Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda Osmanlı millet sistemini örnek göstererek, farklı dini ve etnik toplulukların bir arada yaşadığı bir modelden bahsetmişti. Ancak bu açıklamalar sosyal medyada ve bazı gazetelerde çarpıtılarak, “ABD’nin Türkiye’yi dini ve etnik temelde bölme planı” şeklinde yansıtıldı. Özellikle milliyetçi kesimler, Barrack’ın sözlerini “Türkiye’nin Lübnanlaşması” olarak nitelendirip sert tepki gösterdi.
Emekli Albay Ünal Atabay ise Barrack’ın Osmanlı sistemini öne çıkarma çabasının Türkiye’nin ulus-devlet yapısını zayıflatacağını ve Abdullah Öcalan’ın “Orta Doğu birliği” vizyonuna paralel olduğunu belirtti. Atabay, bu yaklaşımın Türkiye’de ayrı bir Kürt bölgesi kurulmasına zemin hazırlamaya çalıştığını ileri sürdü.
Barrack ayrıca Associated Press’e verdiği röportajda İsrail’in Suriye’de güçlü bir merkezi devlet yerine parçalanmış bir yapı görmek istediğini söyledi. “Güçlü ulus-devletler, özellikle Arap devletleri İsrail için tehdit oluşturuyor.” diyen Barrack, Suriye’de ise azınlıkların merkezi bir yönetim altında birlikte olmalarının daha iyi olduğunu ifade etti. Bu yorumlar da Türkiye’de ABD’nin bölgesel devletleri zayıflatma politikasının bir parçası olarak algılandı.
Türkiye’de uzun yıllardır süren ABD karşıtlığı, özellikle Suriye’deki Kürt gruplara verilen destek ve Fethullah Gülen’in ABD’de barınması nedeniyle yoğun. Ancak Barrack’a yönelik eleştiriler, hükümet medyasından ziyade muhalefet ve bağımsız medya kanadından gelmesiyle farklı bir boyut kazandı.
Tom Barrack, Türkiye’de alışılmışın dışında bir ABD elçisi olarak bölgeyle sıkı temas halinde ve İstanbul’da sıkça bulunuyor. Açık sözlü ve samimi röportajları zaman zaman bağlamından koparılıyor ve tartışmalara yol açıyor.