Borrell ve Varhelyi, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi'nin (ODIHR), Sırbistan'da 17 Aralık Pazar günü yapılan erken genel ve yerel seçime ilişkin gözlemlerini yayımlamasının ardından ortak açıklama yaptı.

Borrell ve Varhelyi'nin ortak açıklamasında, AGİT'in bulguları ışığında, Sırbistan'daki seçim sürecinin somut bir iyileştirme gerektiği noktasında endişeli bir sonuca varıldığına işaret edilerek, "AB üyelik sürecinin merkezinde bulunan Sırbistan'ın demokratik kurumlarının düzgün işleyişi için bu iyileştirme ve reformlar gerekli." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, AB'nin, AGİT'in gelecek seçimler için önerilerinin de yer alacağı nihai raporu beklediği belirtilerek, "Bu öneriler bir an evvel uygulanmalı ve gelecek seçimlerden önce hazır olmalı. Kaydedilen usulsüzlüklere ilişkin güvenilir raporların da ulusal makamlar tarafından şeffaf bir şekilde takip edilmesini bekliyoruz." değerlendirilmesi paylaşıldı.

İHH, Bosna Hersek'te selden etkilenen ailelere yardımda bulundu İHH, Bosna Hersek'te selden etkilenen ailelere yardımda bulundu

Söz konusu değişimlerin yerel seçimler için de geçerli olduğu vurgulanan açıklamada, Sırp siyasilere, yapıcı ve kapsayıcı bir diyalog uygulamaları çağrısında bulunuldu.

AGİT'in dün paylaştığı açıklamada, Sırbistan'daki seçimlerde oy satın alma, oylama gizliliğinin ihlali ve grup halinde oylama gibi birçok usul eksikliğinin gözlemlendiği ve Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic'in belirleyici katılımı nedeniyle desteklediği partiye haksız bir avantaj sağladığı belirtilmişti.

Bu arada, Sırbistan Devlet Seçim Komisyonunun (RIK) açıkladığı resmi olmayan sonuçlara göre, Vucic'in desteklediği ve 2012'den bu yana iktidarda olan Sırp İlerleme Partisi (SNS) öncülüğündeki "Aleksandar Vucic-Sırbistan durmamalı" ittifakı seçimi önde tamamlamıştı.

"Sırbistan şiddete karşı" isimli ittifakla yarışan muhalefet partileri de seçimde "usulsüzlük" yapıldığını, Bosna Hersek'in iki entitesinden biri olan Sırp Cumhuriyeti'nden (RS) otobüslerle başkent Belgrad'a getirilen çok sayıda kişinin "yasa dışı" oy kullandığını ileri sürmüştü.