Vilan'ın geçen günlerde yerel bir medyaya yaptığı, "Holokost tek soykırımdır demiyorum, dünyada başka soykırımlar da vardı ama Srebrenitsa'da yaşananlara soykırım dendiğinde, soykırımlar için kullanılması gereken bu terimin önemi azalıyor. Bana göre Srebrenitsa'ya soykırım denmemeli." açıklaması Bosna Hersek'te tepkiyle karşılandı.
Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Konakovic, Büyükelçi Vilan'ın açıklamalarının ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ülkede 1992-1995'teki savaşta 11 Temmuz 1995'te en az 8 bin 372 sivilin katledildiği Srebrenitsa soykırımını reddetmenin, soykırım kurbanları ve yakınlarına hakaret etmek anlamına geldiğini vurguladı.
Holokost ile Srebrenitsa'daki soykırımın karşılaştırılmasının, acı çekmede rekabet meselesi değil, insanlığa karşı işlenen suçların her kurbanının eşit onur ve adaleti hak ettiğinin tanınması meselesi olduğunu ifade eden Konakovic, "Açıklamalarınız sadece sorumsuz değil, aynı zamanda her diplomatın yalnızca beslemekle kalmayıp desteklemesi gereken temel değerlere de hakarettir. Siz diplomasinin ve insanlığın yüz karasısınız." görüşünü aktardı.
Konakovic ayrıca, Srebretnitsa soykırımı hakkındaki gerçekleri korkusuz bir şekilde dile getirmeye devam edeceklerini belirterek, bunu küçümsemeye ve inkar etmeye çalışan herkese karşı çıkmaya da hazır olacaklarını kaydetti.
Srebrenitsa'da neler yaşandı?
Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin hemen ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, Sırplar'a teslim edildi.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrol ettiği bölgeye gitmesine izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak erkeği ormanlık bölgede, fabrikalarda ve depolarda öldürdü, katledilenler toplu mezarlara gömüldü.
Srebrenitsa'daki soykırımda hayatını kaybedenlerden kimlik tespiti yapılamayan ve cenazesine ulaşılamayan 1600'den fazla kişi bulunuyor.
