İsrailli yerleşimciler, Yahudilerce kutsal kabul edilen "Çardaklar Bayramı"nın (Sukot) yedinci ve son günü olan Pazartesi günü, İsrail işgal polisinin yoğun koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlularına "Mağaribe Kapısı"ndan" baskın düzenledi.
Yerel kaynaklar, onlarca yerleşimcinin polis koruması eşliğinde gruplar halinde Aksa'ya girdiğini, avlularda kışkırtıcı turlar düzenlediğini ve Talmudik ayinler gerçekleştirdiğini bildirdi. İşgal güçleri, yerleşimcilerin baskınını güvence altına almak için Kudüslülerin camiye girişine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırarak bazı Filistinlilerin girişini engelledi.
"Hekal grupları" rekor kırdı
Yerleşimcilerin bu toplu baskınları, sözde "Hekal (Tapınak) Grupları" tarafından "Çardaklar Bayramı" boyunca Aksa'ya geniş çaplı girişler düzenleme çağrılarına yanıt olarak gerçekleşti.
Aşırı "Hekal Grupları", Pazar günü, Mescid-i Aksa'ya yaptıkları baskınlarda rekor kırarak bir ilke imza attı. Kudüs kaynakları, Pazar günü gün içinde 2205 yerleşimcinin camiye girdiğini doğruladı. Bu sayı, bayramın başından bu yana toplam 6256 yerleşimcinin camiye girdiği anlamına geliyor ve gözlemciler tarafından baskınlar tarihindeki en büyük tırmanış olarak nitelendiriliyor.
Yeni Yahudileştirme adımı
Tüm bu yaşananlar, sözde "Hekal Grupları"nın Yahudi bayramları ve özel günleri, Aksa'nın avlularında Talmudik ayinler dayatmak için kullandığını gösteriyor. Bu durum, Kudüs'ün işgal altındaki Eski Şehir bölgesinde Filistinlilerin ve cemaatin hareketinin kısıtlanmasıyla birlikte yaşanıyor.
Bu baskınlar, işgalin Kudüs'ün İslami ve tarihi kimliğini silme çabalarının bir parçası olarak görülüyor ve Mescid-i Aksa üzerindeki İslami egemenliği tehdit ediyor. Baskınlar, Cuma ve Cumartesi günleri hariç, sabah ve akşam olmak üzere neredeyse her gün devam ederken, durum bölgedeki gerginliği tırmandırıyor ve caminin dini ve tarihi statüsünü tehdit ediyor.