Sosyal medyada Türkiye’nin Filistin davasındaki tavrı tartışılsa da, Ankara kararlı duruşunu sürdürüyor. Türkiye, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını ve Filistin halkına yönelik soykırımı uluslararası platformlarda sert şekilde kınarken, somut adımlarla İsrail’i köşeye sıkıştırıyor.
Son olarak TBMM’de kabul edilen “İsrail’in Gazze’deki İşgalini Genişletme Kararı ve Filistin Halkına Yaptığı Soykırım Hakkında Tezkere” ile Türkiye, bu konudaki tutumunu resmiyete döktü. Bu karar, Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Ayasofya’da yayımladığı sonuç bildirgesinin ardından geldi.
Türkiye’nin İsrail’e karşı attığı adımlar arasında şunlar bulunuyor:
- Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail aleyhine soykırım davasına katılım.
- Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) İsrail’in üyeliğinin askıya alınması talebi.
- İsrail ile deniz taşımacılığının kısıtlanması.
- İsrail resmi ve askeri uçuşlarının Türk hava sahasından men edilmesi.
- İsrail büyükelçisinin Türkiye’den geri çekilmesi.
- İsrail’le ticari ilişkilerin tamamen yasaklanması.
Bu kapsamlı yaptırımlar, Türkiye’nin Filistin davasına verdiği desteğin en somut göstergesi olarak dikkat çekiyor. Ankara, uluslararası hukuk ve insan hakları çerçevesinde İsrail’in uluslararası itibarını zedeleyerek, bölgedeki adaletsizliğe karşı güçlü bir duruş sergiliyor.
Türkiye’nin bu kararlı tutumu, sadece bölgesel değil küresel diplomasi arenasında da yankı bulmakta ve İsrail’in uluslararası ilişkilerinde önemli bir kırılma noktası yaratmaktadır.