Orta Doğu

Netanyahu "E1" planını imzaladı: Filistin kurulmayacak

İsrail Başbakanı Netanyahu, Batı Şeria'da Kudüs yakınlarındaki "E1" yerleşim genişletme planını onayladı ve hükümetinin Filistin devleti kurulmasına izin vermeyeceğini açıkladı.

Abone Ol

İsrail Başbakanı Netanyahu, Batı Şeria’da Kudüs’ün doğusunda yer alan "E1" bölgesinde yerleşim birimlerinin genişletilmesine yönelik planı imzaladı. Netanyahu, art arda yaptığı açıklamalarda, hükümetinin Filistin devleti kurulmasına kesinlikle izin vermeyeceğini vurguladı. "Daha önce söz verdik, Filistin devleti kurulmayacak ve gerçekten de kurulmayacak." ifadelerini kullandı.

Netanyahu, İsrail’in doğu cephesinin "Maale Adumim" değil, Ürdün Vadisi olduğunu belirterek, hükümetinin "İsrail’in sonsuzluğunu" sağlamak için kararlılıkla çalıştığını söyledi.

"E1" planı, Kudüs’ün doğusu ile Maale Adumim yerleşimi arasında kalan Filistin topraklarında binlerce yeni yerleşim biriminin inşasını öngörüyor. Bu plan, uluslararası toplumda geniş yankı uyandırdı; birçok ülke ve insan hakları örgütü bu adımı uluslararası hukuka aykırı olarak nitelendirirken, İsrail yetkilileri planın nüfus ihtiyaçlarını karşılamak ve altyapıyı genişletmek için gerekli olduğunu savundu.

1997 yılında gündeme gelen "E1" planı, Batı Şeria’daki en tehlikeli yerleşim projelerinden biri olarak görülüyor. Plan, doğudaki Filistin kasabaları olan Anata, Tur ve Hizma’yı kuşatmayı ve doğuya doğru genişlemelerini engellemeyi hedefliyor. Böylece Kudüs’ün herhangi bir gelecekteki Filistin devletinin başkenti olma ihtimali engellenirken, Batı Şeria’nın coğrafi bütünlüğü de parçalanmış olacak.

Geçtiğimiz ay Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde hakkında yakalama emri çıkarılan Netanyahu’nun, "Büyük İsrail" vizyonunu açıkça desteklediğini ifade etmesi Arap dünyasında büyük tepki ve sert kınamalarla karşılandı.

Netanyahu, bu planı açıklarken, miras olarak nesiller arasında aktarılacak "tarihi ve ruhani bir mesaj" taşıdığını ifade etti. Bu açıklamalar, İsrail parlamentosunun (Knesset) Batı Şeria’yı resmen İsrail topraklarına katma kararının ardından geldi.

Arap dünyası, özellikle Ürdün, Suudi Arabistan ve Katar, Netanyahu’nun açıklamalarını sert bir şekilde kınadı. Ürdün, bu ifadeleri bölgedeki devletlerin egemenliğine tehdit ve uluslararası hukuk ile BM sözleşmesine aykırı olarak nitelendirip, bölgedeki istikrarı ve güvenliği tehdit eden provoke edici bir adım olarak değerlendirdi. Suudi Arabistan ve Katar ise İsrail’in yayılmacı yerleşim politikalarını reddettiklerini ve Filistin halkının bağımsız egemen devlet kurma hakkını desteklediklerini vurguladı.

"Tarihi İsrail" ya da "Büyük İsrail" terimi, 1967 Haziran Savaşı sonrası İsrail’in işgal ettiği topraklar ve bazı erken Siyonist akımların hayal ettiği sınırları ifade etmek için kullanılıyor. Netanyahu’nun bu vizyonu desteklemesi, bölgedeki barış umutlarını daha da zayıflatıyor.

daily ummah