İsrail ordusu, Suriye'den gelen tehditlerin doğasının değiştiğini ve bu değişime uyum sağlamak için yeni bir askeri yapılanmaya ihtiyaç duyduğunu açıkladı. İsrail Merkez Komutanlığı'nın başındaki Avi Blut, dün yaptığı açıklamada, bu kapsamda "Doğu Tümeni" adıyla yeni bir askeri birlik oluşturulacağını duyurdu. Blut, bu hamlenin Suriye'deki gelişmelere karşı daha etkin bir savunma mekanizması oluşturmayı hedeflediğini belirtti.
Uzmanlar, bu açıklamanın İsrail'in Suriye'ye yönelik güvenlik ve askeri önceliklerini yeniden şekillendirdiğine işaret ettiğini düşünüyor. Özellikle Deyrizor bölgesindeki askeri yapılanmaların artışı, İsrail'in bu bölgede yoğunlaşmasına neden olmuş durumda. Filistinli siyasi analist Arabi Arabi'ye göre, İsrail, bu bölgedeki askeri hareketliliği bahane ederek Suriye hükümetine baskı yapmayı ve müzakerelerde avantaj elde etmeyi amaçlıyor.
Arabi, İsrail'in Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve bölgedeki azınlık gruplarını öne sürerek bu tür askeri operasyonları meşrulaştırmaya çalışacağını ifade etti. Ancak bu durumun, bölgesel ve uluslararası düzeyde tepkilere yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, İsrail'in bu hamlelerinin, Suriye'nin güney bölgelerinde olduğu gibi, diplomatik kanallar üzerinden karşılık bulabileceği de değerlendiriliyor.
Öte yandan, bölgedeki diğer aktörler İsrail'in bu girişimlerine temkinli yaklaşıyor. Araştırmacı Wael Alwan, İsrail'in bu tür adımlarının uluslararası baskılara bağlı olduğunu ve özellikle Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri ve Azerbaycan gibi ülkelerin Suriye üzerindeki etkisine dikkat çekti. Alwan, İsrail'in Suriye'nin istikrarını istemediğini ve bu nedenle iç çatışmaları körüklemeye çalıştığını vurguladı.
Sonuç olarak, İsrail'in Suriye'ye yönelik bu yeni stratejik yaklaşımı, bölgedeki gerilimi artırma potansiyeli taşıyor. Uzmanlar, Suriye'nin bu duruma müttefikleriyle birlikte karşılık verebileceğini, ancak diplomatik çabaların sonuç vermemesi durumunda daha büyük bir çatışmanın kaçınılmaz olabileceğini ifade ediyor.