İsrail tarafından Gazze'den gözaltına alınan en az 4,500 Filistinli sivil, "gayrimeşru savaşçı" olarak sınıflandırılarak suçlama ve yargılama olmadan tutuklanıyor. The Guardian'ın gizli askeri verilere dayandırdığı raporuna göre, bu kişilerin sadece dörtte biri gerçek savaşçı. Geri kalanlar arasında doktorlar, gazeteciler, öğretmenler, devlet memurları, hasta ve engelliler ile çocuklar da bulunuyor.
Tutuklular, İsrail'in kötü şöhretli cezaevleri ve gözaltı merkezlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kalıyor. Açlık, cinsel saldırı, fiziksel şiddet ve sağlık hizmetlerinden yoksun bırakılma gibi insan hakları ihlalleri belgelenmiş durumda. Bu kötü muameleler nedeniyle onlarca tutuklu hayatını kaybetti.
İsrail'in "gayrimeşru savaşçı" yasası, tutukluların süresiz olarak gözaltında tutulmasına olanak tanıyor. Tutuklular, 75 güne kadar hakim karşısına çıkarılmadan kalabiliyor ve dört ay boyunca avukata erişimleri engellenebiliyor. Ancak Ekim 2023'ten bu yana Gazze'den gözaltına alınan hiç kimse yargılanmadı.
Mayıs ayına kadar yaklaşık 6,000 Filistinlinin bu sınıflandırmayla tutuklandığı, bunlardan sadece 1,450'sinin Hamas veya İslami Cihad savaşçısı olduğu belirtiliyor. 3,000'den fazlası ise serbest bırakıldı. Halen en az 2,662 kişi "gayrimeşru savaşçı" olarak tutuklu bulunuyor.
Ayrıca, İsrail Gazze'den 300 kişiyi 7 Ekim 2023 saldırılarıyla bağlantılı suçlamalarla cezaevinde tutuyor ancak hiçbiri yargılanmadı. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te ise Ekim 2023'ten bu yana yaklaşık 18,500 kişi gözaltına alındı. Şu anda 11,100'den fazla Filistinli İsrail hapishanelerinde bulunuyor ve bunların 3,500'ü idari tutukluluk kapsamında, yani herhangi bir suçlama veya yargılama olmadan süresiz şekilde tutuluyor.
Bu durum, uluslararası insan hakları örgütleri ve Filistinli gruplar tarafından sert şekilde eleştiriliyor ve İsrail'in hukuki standartlara uymadığı vurgulanıyor.