Konrad Adenauaer Vakfı’nın Alman Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin meclis grubuna gönderdiği “Türkiye'nin Rusya'ya karşı tutumu” başlıklı analizinde, Almanya ile Türkiye için yeni bir yakınlaşma fırsatının ortaya çıkabileceğine dikkat çekildi.

Türkiye’nin Kiev ile Moskova arasında olabildiğince tarafsız bir rol oynamaya çalıştığı kaydedilen raporda, "Türkiye’nin kendisini bir enerji merkezi olarak konumlandırabileceği" değerlendirildi.

TÜRKİYE'DEN STRATEJİK ADIMLAR

Analizde “Türkiye ve Rusya arasındaki karşılıklı ilişkiler, birkaç yıldır batılı müttefiklerin başkentlerinde önemli bir tartışma konusu oldu.” ifadesine yer verildi Türkiye'nin yakın çevresinde yaşanan gerginlik ve Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaşın Türkiye'nin stratejik önemini bir kez daha ortaya çıkardığının altı çizildi.

NATO üyesi olan Türkiye’ye Ukrayna-Rusya savaşında oldukça önemli bir rol düştüğüne işaret edilen analizde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rus lider Putin arasında yakın ilişkiler kurulduğu, Türkiye’nin şu ana kadar Batılı ülkelerin Moskova’ya karşı yaptırımlarına katılmadığı hatırlatıldı.

SAVAŞ ORTAMINDA DENGELİ TUTUM

Konrad Adenauer Vakfı analistleri, Ukrayna politikasında Erdoğan’ın sadece Türkiye içinde değil, dışarıda da başarılı olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin NATO'daki stratejik rolünün bu savaşla bir kez daha netlik kazandığını belirtti.

Türkiye’nin NATO için Rusya özelinde diyalog ortaklığı bağlamında önemli olduğunun altı çizilen analizde, Erdoğan'ın savaştaki diplomatik çabalarının Türkiye, ABD ve Avrupa arasındaki gergin ilişkileri iyileştirmek için de iyi bir fırsat sunduğu ifade edildi.

7 sayfalık analizde, Türkiye’nin, güvenlik, enerji ve ekonomi politikası açısından Rusya'ya “bağımlı” olduğu savunulurken, ülkenin söz konusu savaşta dengeli bir yaklaşım benimsemeye çalıştığı, Ankara’nın yavaş yavaş Moskova'ya olan tek taraflı bağımlılığını azaltma gayretinde olduğunun altı çizildi.

TÜRKİYE İLE YAKINLAŞMA FIRSATI

Türkiye’nin Avrupa için yeni bir enerji aktarım ve dağıtım merkezi fonksiyonuna ilişkin ise şu değerlendirme yapıldı:

“Almanya'nın enerji politikasını çeşitlendirmek açısından, küresel gaz sıkıntısı ve son yıllarda Almanya'nın gaz ve petrol altyapısına yapılan yatırım eksikliği göz önüne alındığında, kısa vadede Rusya'ya sınırlı alternatifler var. Güney gaz koridorunun genişletilmesi ve Türkiye'nin Hazar Denizi ve Doğu Akdeniz'deki gaz yataklarına erişimi olan stratejik bir enerji dağıtım ve aktarım merkezi olarak kullanılması uzun vadede gerçek alternatifler sunabilir.

Azerbaycan, Türkmenistan, Irak ve gelecekte İran petrol ve gazının ithalat potansiyeli henüz tükenmiş değil. İsrail-Türkiye enerji iş birliğinin giderek daha gerçekçi hale gelmesiyle, Türkiye kendisini bir enerji merkezi olarak konumlandırabilir.”