İsrail polisi, bir polisin öldüğü silahlı saldırı gerekçesiyle aradığı Filistinli Udey Temimi'nin, yasa dışı Yahudi yerleşim biriminin girişinde düzenlediği bir başka saldırı sırasında etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

İsrail polisi, işgal altındaki Kudüs'te bulunan Maale Adumim yasa dışı Yahudi yerleşim birimi girişinde düzenlenen saldırıya ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamada, Maale Adumim'de etkisiz hale getirilen saldırganın, 8 Ekim'de Kudüs'teki Şuafat Mülteci Kampı girişinde düzenlenen, bir polisin öldüğü, birinin de ağır yaralandığı saldırının faili 22 yaşındaki Udey Temimi olduğu belirtildi.

Öte yandan Maale Adumim'in girişindeki saldırıda bir güvenlik görevlisinin hafif yaralandığı bilgisi paylaşıldı.

İsrail basınında ise öldürülen Temimi'nin üzerinde el bombası bulunduğu aktarıldı.

LAPİD ELEŞTİRİLDİ

İsrail Başbakanı Yair Lapid, 11 gündür aranan Temimi'nin öldürülmesinin ardından güvenlik güçlerine övgü mesajı yayımladı.

Lapid, ordu, polis ve İsrail İç Güvenlik Teşkilatı Şin-Bet'e (Şabak) Temimi'yi etkisiz hale getirdikleri için teşekkür etti.

Sosyal medya kullanıcıları ise Başbakan'a, "Temimi'yi resmi güvenlik güçlerinin değil yerleşim birimi girişindeki güvenlik görevlilerinin etkisiz hale getirdiğini buna karşın güvenlik birimlerinin 11 gündür başarısız bir insan avı yürüttüğü" eleştirisini yöneltti.

8 EKİM'DEN BERİ ARANIYORDU

Şuafat Mülteci Kampı'ndaki kontrol noktasında 8 Ekim Cumartesi akşamı İsrail güçlerine düzenlenen silahlı saldırıda bir İsrail polisi ölmüş, biri ağır iki polis yaralanmıştı.

İsrail ordusu, saldırının şüphelisi olduğu iddia edilen Udey Temimi’nin Şuafat Mülteci Kampı’na saklandığını savunarak, yaklaşık 150 bin Filistinlinin yaşadığı kampı ve çevre mahallelerini 5 gün boyunca kuşatma altına almıştı.

İsrail güvenlik birimleri, 8 Ekim'den itibaren Temimi'yi yakalamak için insan avı başlatmış, onlarca Filistinliyi gözaltına almış Kudüs'te kontrol noktaları kurmuş, kentin üzerinde insansız hava araçları uçurmuştu.

Şuafat Mülteci Kampı'nın giriş-çıkışlarını kapatan İsrail güçleri, kampa sık sık baskınlar düzenleyerek, sokakları savaş alanına çevirmişti.

İsrail ordusunun on binlerce Filistinlinin yaşadığı kampa uyguladığı abluka günlük hayatı felç ederken, kamp sakinleri "toplu cezalandırma" olarak niteledikleri kuşatmaya karşı protestolar düzenlemişti.

Kudüs başta olmak üzere Filistin genelinde halk, Şuafat’taki Filistinlilerle dayanışma amacıyla gösteriler düzenlemiş, çok sayıda kentte grev ilan edilerek, iş yerleri kapatılmış, okullarda eğitime ara verilmişti.