İran, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına tepki gösterdi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, bu sabah İsrail polisinin yoğun koruması altında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyerek Harem-i Şerif'e giren Ben-Gvir'in provokatif eylemi hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Kenani, "gayrimeşru ve ırkçı” olarak tanımladığı İsrail'in aşırı sağcı bakanı Ben-Gvir tarafından Mescid-i Aksa'ya yapılan “saygısızlığı şiddetle kınadıklarını” açıkladı.

Birleşik Kudüs’ün Filistin'in kalıcı ve ebedi başkenti olduğunu belirten Kenani, “Mescid-i Aksa da dahil olmak üzere Filistin'in kutsal yerlerine yapılan herhangi bir saygısızlık, uluslararası kuralların ihlali ve dünyadaki Müslümanların değer ve kutsallarına hakaret örneğidir. Müslüman milletlerin tepkisiyle karşılaşacaktır.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in yeni kabinesinin "provokatif eylemlerine" karşı uyarıda bulunan Kenani, şöyle devam etti:

“Kudüs'ü her yönüyle savunmak ve Siyonist işgal rejiminin saldırgan eylemlerine karşı birlik içinde hareket etmek başta İslam toplumları ve devletleri olmak üzere dünyanın bütün özgür insanlarının görevidir.”

Kenani, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası kuruluşlara bu konudaki “yasal görevlerini yerine getirmeleri ve İsrail’in Filistin halklarına ve Müslümanların kutsal mekanlarına yönelik saldırgan eylemlerini engelleme” çağrısında bulundu.

PROVOKATİF AKSA BASKINI

Provokatif eylemleriyle tanınan İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, sabah İsrail polisinin yoğun koruması altında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyerek Harem-i Şerif'e girmişti.

Arap ve Filistinlilere yönelik ırkçı ve ayrımcı politikalarıyla bilinen “Yahudi Gücü” partisi lideri Ben-Gvir, 5 yıl sonra Mescid-i Aksa'ya giren görevdeki ilk İsrailli Bakan oldu.

Baskına, Filistin yönetiminin yanı sıra, Türkiye'nin de dahil olduğu çok sayıda ülke ve kurumdan tepki açıklamaları gelmişti.

Yeni kurulan hükümette bakan olmadan önce milletvekilliği döneminde de Ben-Gvir, Mescid-i Aksa baskınları, Filistinlilere yönelik şiddet eylemlerini teşvik etmesi ve ırkçı söylemleri nedeniyle sıkça adından söz ettiriyordu.

Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış anlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin himayesinde bulunuyor.

Ancak Yahudiler, İsrail'in tek taraflı kararı ve bazı fanatik Yahudi örgütlerinin girişimleriyle, 2003'ten bu yana İslami Vakıflar İdaresinin izni olmadan polis eşliğinde kutsal mabede giriyor.