İngiltere Başbakanı Boris Johnson, ilk uçuşun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından son dakikada engellenmesinin ardından hükümetinin bazı sığınmacıları Ruanda'ya gönderme planının yasallığından emin olduğunu söyledi.

Mahkeme, salı günü Johnson'ın "tuhaf bir son dakika hıçkırığı" olarak nitelendirdiği, gemideki bir avuç göçmenin planlanan sınır dışı edilmesini durdurmak için ihtiyati tedbir kararı çıkarmıştı.

'YAPTIĞIMIZ ŞEYİN MEŞRU OLDUĞUNA İNANIYORUZ'

Başbakan Johnson gazetecilere verdiği demeçte, "Bu ülkedeki her mahkeme, karşılarına çıkabilecek hiçbir engel olmadığını söyledi, bu ülkedeki hiçbir mahkeme bu politikayı hukuka aykırı bulmadı ki bu çok, çok cesaret vericiydi. Yaptığımız şeyin hukuken geçerli ve meşru olduğuna çok güveniyoruz ve politikayı sürdüreceğiz" dedi.

İngiliz hükümetinin bazı göçmenleri Doğu Afrika ülkesine gönderme planı muhalifler, hayır kurumları ve dini liderler tarafından insanlık dışı olduğu söylenerek eleştirildi. Plan, uygulamaya geçirilmesi için Londra mahkemelerinde, ilerlemesini durdurmayı amaçlayan bazı yasal zorluklarla karşı karşıya kaldı.

İngiltere, Ruanda ile yapılan 120 milyon sterlin değerindeki (iki buçuk milyar TL'den fazla) anlaşmanın, tehlikeli kanallar arası seyahat akışını durduracağını ve insan kaçakçılığı ağlarının iş modelini çökerteceğini ileri sürüyor.

'YASALARIN İZİN VERDİĞİ KADAR ÇOK KİŞİYİ GÖZALTINDA TUTACAĞIZ'

Bu haftanın başlarında, İngiltere İçişleri Bakanlığı, ülkeye yasa dışı yollardan gelen kişileri izlemek için elektronik etiketleme kullanan 12 aylık bir pilot uygulama hakkında kılavuz yayınladı. İçişleri Bakanlığı bugün, Salı günkü Ruanda uçuşunda olması gerekenlerin bazılarının etiketlenebileceğini söyledi.

Reuters'te yer alan habere göre bir sözcü, "Yasaların izin verdiği kadar çok kişiyi gözaltında tutacağız, ancak mahkeme Salı günkü uçuşta olması gereken bir kişinin serbest bırakılmasına karar verirse, uygun olduğunda onları etiketleyeceğiz" dedi.