ICAS'tan yapılan açıklamaya göre, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) ve İslam Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) iş birliğiyle düzenlenen 7'nci Dünya Helal Zirvesi ve 8'inci İİT Helal Expo'da global iş birliklerine kapı aralanıyor.

ICAS, Helal Expo'daki standıyla fuarın ilgi çeken kuruluşları arasında yer alıyor

Global kuruluşlar, Türk Standardları Enstitüsünün (TSE) uluslararası arenadaki oyuncusu ICAS ile iş birliğine gidiyor.

"SERTİFİKASYON AMAÇLADIĞIMIZ ALAN GIDA, YİYECEK İÇECEK SEKTÖRÜ"

Açıklamada görüşlerine yer verilen ICAS Genel Müdürü Hakan Ergin, TSE'nin standardizasyon dışındaki faaliyetlerini yurt dışına taşımayı hedeflediklerini belirtti.

2015'te sermayesi yüzde 100 TSE'ye ait olarak kurulan şirketin 2022 vizyonuna ilişkin bilgi veren Ergin, helal ürün ve hizmetlerin sertifikasyonunu yapan kuruluşların dünya genelinde yaklaşık 20 yıldır faaliyet gösterdiğine dikkati çekti.

Ergin, "Bu çok hızlı gelişen bir sektör. Bu kuruluşların onaylanmasını, yetkinliğini amaçlayan akreditasyon hizmeti çok yeni. Türkiye'de bunun ilk örneği Helal Akreditasyon Kurumu. HAK, dünyadaki ilk akreditasyon kurumu." ifadesini kullandı.

Hakan Ergin, HAK faaliyete geçtikten sonra ilk akreditasyonunu TSE ve ICAS'ın aldığını belirterek şunları kaydetti:

"Biz özellikle gıda alanında dünyada helal olduğu söylenen ürünlerin gönüllülük esasına dayalı belgelendirmesini yapıyoruz. Helal pazarı, dünyada 7 trilyon doların üzerinde olan bir pazar. Bunun en büyük kısmı, 3,5 trilyon dolarlık kısmı helal finans ama bizim sertifikasyon amaçladığımız ve hedeflediğimiz alan gıda, yiyecek içecek sektörü. Gıda üretiminde de 2 trilyon dolarlık bir pazar olduğunu biliyoruz. Bu pazarda biz uygunluk değerlendirmesi yapmış olarak dünya çapında yerimizi almaya başlıyoruz."

Dünyada sertifikasyon hizmetinin dayanağı olan teknik dokümantasyonun ülkeden ülkeye farklılaştığına işaret eden Ergin, bunu düzenlemek için İslam Konferansı Örgütü altında kurulmuş olan SMIIC'nin faaliyet gösterdiğini bildirdi.

"ÜRÜNÜN HELAL OLMASI İÇİN ÖNCELİKLE TEMİZLİK ŞART"

Ergin, ilgili üründe İslam'ın helal görmediği hiçbir türevin olmaması gerektiğini belirterek, "Birinci prensip o, gerekirse üründen numuneler alınıp kimyasal, biyolojik analizler yapılıyor. İkincisi, üretim tesisinin her türlü hijyen koşulunu sağlanmış olması gerekiyor. Ürünün helal olması için öncelikle temiz olması şart. Dolayısıyla temizlik ve gıda güvenliği de bu standardın ana unsurlarında bir tanesi." bilgisini verdi.

"UYGUNLUK DEĞERLENDİRMESİNİN HER ALANINDA FAALİYET GÖSTERİYORUZ"

Gelecek yıl Azerbaycan merkezli olarak Türki Cumhuriyetlerde, Hollanda merkezli olarak Batı Avrupa'da ve Moldova merkezli olarak Balkan ülkelerinde helal ürün alanında belgelendirme çalışmalarını hızlandıracaklarını bildiren Ergin, çok farklı alanlarda hizmet verdiklerini ifade etti.

Ergin, "Bazı Afrika ülkelerinde çalışmalara başladık, Avrupa Birliği ile yapıyoruz. Katar'da bir bakanlığa bir gıda güvenliği sistemi kurulumu üzerine danışmanlık çalışması yapıyoruz. Yani biz uygunluk değerlendirmesinin her alanında sertifikasyon, test gözetimi gibi faaliyet gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.