Kanada resmi yayın kuruluşu CBC’nin haberine göre Slahi, Kanada Federal Mahkemesine açtığı davada, Guantanamo’da 14 yıl hapis yattığını ve işkence gördüğü belirterek, tüm bunlara Kanada resmi makamlarının yanlış bilgi ve istihbaratının neden olduğunu kaydetti.

Slahi dava dilekçesinde Kanadalı yetkililerin, "Guantanamo Körfezi'nde gözaltı, işkence ve cinsel saldırıya neden olan, katkıda bulunan ve tüm kötü muamelelerin süresini uzatan" eylemlerde bulunduğunu ileri sürdü.

Moritanya vatandaşı olan ve Kasım 1999'dan Ocak 2000'e kadar Montreal'de yaşayan Slahi, bu süre zarfında güvenlik servisleri tarafından soruşturuldu. 51 yaşındaki Slahi, Kanadalı yetkililerin soruşturmaları sırasında kendisini taciz ettiklerini ve onu Moritanya'ya dönmeye zorladıklarını iddia etti.

Kanadalı yetkililerin hakkında paylaştığı "yanlış bilgilerin" nihayetinde Slahi, tutuklanarak, önce Ürdün ve Afganistan'a, ardından da Guantanamo Körfezi'ne nakledildi.

AYNI CAMİDE NAMAZ KILMAK TERÖR BAĞLANTISI

Slahi’nin 2002 yılında Montreal’de tutuklanmasına giden süreç, El-Kaide üyesi ve Los Angeles Havaalanı'na milenyumda bombalı saldırı düzenlemeyi planladığı için adı "Millennium Bombacısı" olarak da anılan Ahmed Ressam ile aynı camide namaz kılması yüzünden başladı.

Kanadalı yetkililer, Ahmed Ressam ile Montreal’de aynı camide namaz kılan Slahi’yi terörle bağlantısı olduğundan şüphelendikleri için gözaltına aldı ve tutukladı.

Slahi'nin El Kaide üyeliğinden şüphelenen ABD'li sorgucular, şimdi işkence olarak kabul edilen "gelişmiş sorgulama teknikleri" kullandı.

İddiaya göre Slahi, işkence sonucu, Toronto'daki CN Kulesi'ni havaya uçurma da dahil sorgulayıcılarının kendisine söylediği her suçu kabul etti.

Guantanamo’dan 2017 yılında salıverilen Slahi gözaltında tutulduğu sırada, anıları da dahil birkaç kitap yazdı. Halen bir Hollanda tiyatrosunda yazar olarak çalışan Mohamedou Ould Slahi'nin bu kitaplardan biri 2021 yılında çekilen "The Moritanian" isimli filmin de temelini oluşturdu.

KANADA İÇİN BU DAVALAR İLK DEĞİL

Öte yandan, Kanada güvenlik ve istihbarat makamlarının yanlış soruşturma ve istihbaratı sonucu, geçmişte gözaltı veya işkenceye maruz kalan kişilere ödenen çok sayıda yüksek meblağlı tazminat vakası bulunuyor.

Bu davaların son örnekleri arasında ise Suriye'de gözaltına alınıp işkence gören Maher Arar’ın davası bulunuyor.

Arar, salıverilmesinin ardından 2007'de Kanada’ya dönmüş ve Kanada devletine açtığı davada 10.5 milyon dolar tazminat kazanmıştı.

Kanada aleyhine bir başka tazminat davası da 15 yaşında girdiği Guantanamo’dan, 25 yaşında çıkan Omar Khadr tarafından 2017 yılında açılmıştı. Kanada devleti, dava sonunda Omar Khadr’a 10,5 milyon dolar tazminat ödemeye mahkum edilmişti.