Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Türkiye Bankalar Birliği 65. Olağan Genel Kurulunda önemli açıklamalarda bulundu.

Bakan Nebati'nin açıklamalarının satır başları:

BANKACILIK SEKTÖRÜ

Bankacılık sektörümüz reel sektör ve tasarruf sahipleri arasında köprü görevi görmesi sayesinde ekonomik gelişmede rol oynuyor.

Olası şoklara karşı çok daha dayanıklı bir bankacılık sektörüne sahibiz. Bankacılık sektörümüzün sağlam temeller üzerinde istikrarlı ve sağlıklı faaliyet göstermesi için gerekli çalışmalara hız kesmeden devam ediyoruz.

Finansal sistemin içerisinde yaklaşık %85'lik paya sahip sektörün aktif büyüklüğünün milli gelire oranı %41 seviyesinde. Reel sektörümüzün büyük yatırımlar yapabilmesi ve ölçeğini bulabilmesi için ihtiyaç duyduğu kaynağı bulabilmesi kritik önem arz ediyor, bu nedenle bankacılık sektörünün faaliyetlerini sürdürebilmesi için gerekli çalışmalara hız kesmeden devam ediyoruz.

Küresel finansal piyasalarda güçlü kredibiliteye sahip bankalarımız kredilerini rahatlıkla yenileyebilirken borçlarını da başarılı şekilde çevirebiliyorlar.

İLK ÇEYREKTEKİ BÜYÜME ORANI

Küresel ekonomi zor dönemden geçiyor, Şubat ayında başlayan Ukrayna'daki savaş devam ediyor. Yaşanan olumsuz gelişmeler karşısında mevcut kaynaklarımızı etkin kullanarak fiyat artışlarını sübvanse ediyoruz.

Finansal istikrarı güçlendirerek yüksek katma değeri teşvik edecek şekilde odakladığımız Türkiye Ekonomi Modelimizle kararlı şekilde ilerlemeye devam ediyoruz. Cari açık sorunu ve bunun neden olduğu sorunları kökten çözmek için tasarladığımız Türkiye Ekonomi Modeli ile Türkiye istikrarlı güçlü şekilde büyümeye devam ediyor. İlk çeyrekte güçlü ve dengeli büyüme eğilimi sürüyor. Öncü göstergeler ilk çeyrekte büyümenin yüzde 7 civarında büyüme gerçekleşeceğine işaret ediyor.

İHRACAT RAKAMLARI

İhracat rakamlarında tarihte görülmemiş artışlar kaydediyor, rekorlara imza atıyoruz. Yıllıklandırılmış ihracat 240 milyar doları aştı. Sanayimizin milli gelir içindeki payının ileri dönemlerde daha da artacağını düşünüyoruz. Mart ayı itibarıyla istihdamımız 30 milyon kişi olarak gerçekleşti.

ENFLASYONLA MÜCADELE

Yüksek enflasyon karşısında ülkeler önlem alıyor, almaya devam ediyor. ABD enflasyonla mücadele kapsamında 6 ay boyunca 1 milyon varili stratejik rezervlerden kullanmaya başladı. Çin kömür üretiminde yurt içi üretim kapasitesini artırdı. Enflasyonda arz ve maliyet yönlü yükselişin öne çıktığını ve bu nedenle yükselişin geçici olduğunu düşünüyoruz.

Adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Gıda, temel ihtiyaç ve tarımsal, elektrikteki KDV indirimleri gibi indirimlerdir. Enflasyonun ardındaki yapısal etmenlere karşı çalışmalarımızı da komite çatısı altında sürdürmeye devam ediyoruz.

Bitkisel üretimde artış sağlamayı, iç tüketimin üzerinde hububat üretimi gerçekleştirmeyi bekliyoruz. Gıda fiyatlarındaki enflasyonun azalmasında olumlu etki gösterecektir. Ekilemeyen tarım arazilerini önceliklendiriyoruz. Üreticilerin üzerindeki maliyet baskısını azaltmak için temel girdilere ilişkin politikalar gerçekleştirip destekler sağlıyoruz.

KKM ile Döviz etkisini azalttık. Enflasyonda ataleti kırmayı ve fiyat istikrarını kalıcı olarak yaparak halkın alım gücünü eskisi gibi yapmayı hedefliyoruz. Enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği sorun olarak görmüyoruz. Küresel olumsuzluklara rağmen toplumun her kesimini korumak için sektörlerle tam koordinasyon halindeyiz. Milletimizi enflasyon baskısı altında ezdirmemek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

İSTANBUL FİNANS MERKEZİ

Birlikte çalışalım, birlikte kazanalım. Bankacılık ve finans sektörümüz için devrim olacak adım İstanbul Finans Merkezi'ni hayata geçireceğiz. Bizler dün olduğu gibi bugün de yüksek hedeflerimize inançla ilerleyeceğiz. Tüm aksiyonları beraberce almaya, birbirimize omuz vermeye devam edeceğiz.