İstanbul'un Ümraniye ilçesindeki bir tekstil atölyesinde enfekte olduklarını söyleyen Eraydın, atölyede 15 dakika kalan 5 arkadaşın tamamının kısa sürede hastalandığını söyledi. Ailesine söylemeden kendisini izole ettiğini söyleyen emekli asker, tedavi sürecinin çok zor olduğunu dile getirdi.

"HASTALIK SÜRECİNDE HALÜSİNASYONLAR GÖRDÜM..."

Hastalığa yakalanmadan önce spor salonunda 15 kilometre koşu yaptığını söyleyen emekli Tuğamiral Eraydın şu ifadeleri kullandı:

"Ben hayatım boyunca sağlıklı beslenen, spor yapan ve hiç sigara içmemiş biriyim. Hatta doktora başvurmadan 2 gün önce spor salonunda 15 kilometre koştum. 3 Mart'ta virüsü aldık ve 7 Mart'ta 41 derece ateş ile ilk belirtileri yaşadım. Büyük bir titreme ve üşüme ile uyandım. Eşime, kızlarıma hissettirmeden kendimi biraz geriye çektim ve onlarla özellikle nefes mesafesinde olmamaya dikkat ettim. Ateş düşürücülerle kendime geldim. Toplam 28 gün hastanede geçirdim. Tam 22 gün tedavi altında kaldım. Şunu söylemem gerekiyor, biz 5 arkadaş 15 dakika içinde çok kolay bir şekilde Ümraniye'deki bir tekstil atölyesinde bu virüse yakalandık. 2 arkadaşımız evde hafif atlattılar. Ben dahil 3 kişi ise hastanelik oldu. Bizler 57-58 yaşlarında sağlıklı yaşam biçimini benimsemiş emekli askerleriz. Kendimizi ve bağışıklık sistemimizi güçlü bilirdik ama bu illetin ne kadar kolay bulaşıcı olduğunu gördük. Bizim meydan okumamıza karşı bu virüsün neler yapabileceğini çok yakından gördük. Dolayısıyla bu konuda hakikaten yanıldığımızı söylemem lazım. Çok agresif bir virüs ile mücadele ettim. Beni en çok hırpalayan ise yüksek ateş oldu. O süreçte halüsinasyonlar bile gördüm.”

Eraydın'ı tedavi eden Uzm.Dr.Mehmet Tarık Akber ise hastasının hipertansiyon hastası olduğunu ve kendisine geldiğinde solunum sıkıntısı olduğunu dile getirdi. Vücuttaki oksijen düzeyini yükseltmenin çok zor olduğunu belirten Dr. Akber, hastasının yoğun bakım aşamasına çok kısa bir süre kala iyileşme belirtileri gösterdiğini ve tedavisinin serviste tamamlanabildiğini kaydetti.