Kazakistan’ın Mangıstav eyaletinde 2 Ocak 2022 tarihinde akaryakıt fiyatlarındaki artan zam nedeniyle başlayan protestolar ülke geneline hızla yayıldı. Almata’da devam eden gösteriler, ülke genelinde hükumet karşıtı protestolara dönüştü.

Ülkede protestolar hükümetin istifasına rağmen devam ederken, göstericiler kurucu Cumhurbaşkanı Nazarbayev’in dokunulmazlığının kaldırılmasının yanında iktisadi düzenin değiştirilmesini ve özgürlüklerin kapsamının genişletilmesini istedi.

Protestocular, Almata ve Aktöbe’deki belediye binalarını ele geçirdi. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, başkent Nur Sultan’da 5 Ocak 2022 saat 16:00’dan itibaren olağanüstü hal ilan edilen kararı imzaladı.

Kazakistan’da 5 Ocak 2022 itibarıyla tüm yurtta OHAL ilan edildi. Kazakistan kolluk güçlerinin göstericilere müdahale edeceği bildirildi. 6 Ocak 2022 gece erken saatlerde Almata’da Kazakistan kolluk güçleri, yoğun “terörle mücadele” operasyonuna başladı.

Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, Rusya’nın başını çektiği askeri müdahale gücü yetkisi olan Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nden yardım istedi.

Öte yandan, Kazakistan’a Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nü davet ederek, Rus ordusunun Kazakistan’a girmesine izin veren Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, ayaklanmalardan yurt dışında eğitilen bir dizi terörist grupları sorumlu tuttu.

NAZARBAYEV AİLESİNİN ÖNEMİ

Kazakistan’da faaliyet gösteren petrol ve doğal gaz şirketlerini 2018 yılında istifa eden Eski Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ve ailesi kontrol ediyor.

Hukuki dokunulmazlığı bulunan Nazarbayev’in ortanca kızı Dinara Kulibayeva, ülkenin en zenginleri sıralamasında 4. sırada yer alıyor. En zenginler listesine 3. sıradan giren Dinara’nın eşi Timur Kulibayev ise ülkedeki en büyük petrol üreticileri derneği olan KAZENERGY Birliği’nin başkanlığını yapıyor.

Enerji şirketlerinden elde edilen gelirler hiçbir şekilde halka yansımıyor.

BENZER GÖSTERİLER 10 YIL ÖNCE DE YAŞANDI

En son 2011’de benzer bir protesto gösterisi yaşanmıştı.

Petrol madeninde çalışan işçilerin maaş ve çalışma şartları talebi, büyük çaplı bir protestoya dönüşmüş ve eylemler sırasında en az 14 gösterici yaşamını yitirmişti.