Gazze Şeridi'nde ateşkesin yürürlüğe girmesinin üzerinden haftalar geçmesine rağmen, İsrail'in uyguladığı katı kısıtlamalar nedeniyle Filistinliler halen derin bir açlık ve yoksullukla mücadele ediyor. İsrail'in temel gıda maddelerinin girişine sınırlandırma getirirken lüks tüketim ürünlerinin geçişine izin vermesi, geçim imkanlarını kaybetmiş Filistinliler için fiyatların ulaşılamaz seviyelere çıkmasına yol açtı.
BM'de Gıda Hakkı Özel Raportörü olarak görev yapan Hilal Elver, "İsrail, Gazze'deki Filistinlilere karşı aç bırakmayı soykırımın bir aracı olarak kullandı," diyerek bölgedeki durumun vahametini ortaya koydu.
Yardım tırlarının yalnızca yüzde 15'i ulaşıyor
Gazze'deki Filistin hükümetinin verilerine göre, bölgedeki insani ihtiyacı karşılamak için günde en az 600 yardım tırı girişi gerekirken, ateşkesten bu yana bölgeye günde ortalama sadece 89 yardım tırı girebildi. Bu durum, ihtiyaç duyulan yardım miktarının yalnızca yüzde 15'ine tekabül ediyor.
Hükümetin medya ofisi, "İsrail işgali, 2 milyon 400 binden fazla Filistinliye karşı boğma, aç bırakma ve insani şantaj siyasetini sürdürüyor," ifadeleriyle İsrail'in sınırlandırma politikalarının Filistinli sivillerin hayatını tehdit ettiğini kaydetti.
Pahalılık ve çaresizlik
Gazze'nin Han Yunus şehrinde yerinden edilen Filistinliler, günlük yemek bulma çilesiyle aşevlerinin önünde uzun kuyruklar oluşturuyor. Bölgede mahsur kalan Mısırlı bir kadın, pazardaki fiyatların yüksekliğinden yakınarak, "Ateşkes sözde, gerçekte değil. Un pahalı ve bu fiyatlarla alışverişe gücüm yetmiyor," dedi.
Örneğin, soykırım öncesi 25 şekel (7,5 dolar) olan 25 kilogramlık un çuvalının fiyatı, ateşkes sonrasında bile 120 şekel (37 dolar) seviyesinde kaldı. Geçim kaynaklarından mahrum kalan Filistinliler, pahalılık nedeniyle temel gıda maddelerine ulaşmakta ciddi zorluk yaşıyor.